Başkan Tugay ve Tüm-Yerel-Sen, taciz iddiasıyla yargılanan Alptekin’i savunmak için yarışa girdi!

EGEPOSTASI - Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma sonucu, Alptekin’e “sarkıntılık yapmak suretiyle cinsel saldırı” suçundan 2 ila 5 yıl, “cinsel taciz” suçundan ise 3 aydan 2 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Yani, iddialar ciddi ve yargının gündeminde.

BAŞKAN TUGAY VE SENDİKADAN AĞIZ BİRLİĞİYLE DESTEK

Ancak mesele adliyelik olur olmaz, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay devreye girdi ve Alptekin’i savundu: “ Tugay şunları söyledi: "(Berkhan Alptekin’in) Birkaç hafta önce Karşıyaka Belediyesi’nden İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne naklini gerçekleştirdik. (…) Ben Karşıyaka Belediye Başkanı’ydım ve kendisiyle senelerce çalıştım. Oradan gelen bir tanışıklığımız var. Karakterini yapısını iş disiplinini oradan biliyorum, tanıdığım bir insan ve açıkçası bu olayla ilgili olarak ortaya konan iddia hukuken kesin ispatlanana kadar, hukuken birisinin suçlu olduğu ispatlanana kadar masumiyet karinesi işler. Biz kendi yargılarımızla davranamayız. Bu çerçevede benim kendisinden ve yakın çevresinden dinlediğim, onun haklılığını anlatır şeylerden sonra masumiyet karinesine saygı göstermemiz gerektiğini düşündüm. Tabii ki görevlendirme sebebim yaptığı işte çok başarılı bir arkadaşımız olması.”

Tugay, adeta “benim adamım suç işlemez” diyerek, kadınların beyanını hiçe saydı.

Destek yarışına bir de Tüm-Yerel-Sen 2 No’lu Şubesi katıldı. Sendika, “Kadın çalışanlar çok sonra şikayetçi oldu, dava açılması olağan bir durum, iddianame iddiaların doğru olduğunu göstermez” açıklamasıyla Alptekin’in adını temize çıkarmak için adeta seferberlik ilan etti.

MASUMİYET KARİNESİ KALKANI, KADIN BEYANINA KILIÇ

Tüm-Yerel-Sen, işin boyutunu daha da ileri taşıdı: “Yalnızca iddianame üzerinden üyemizi karalamak hukuka aykırıdır. Hatta karalama yapmaya kalkanlar, Berkhan Alptekin’in lehine çıkan mahkeme kararını görmezden geliyor!” diyerek, kamuoyunu susmaya çağırdı. Değerli üyemiz, Karşıyaka Belediyesi eski Başkan Yardımcısı şimdi ise İzmir Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Daire Başkanı olan Berkhan Alptekin’in uğradığı itibar suikastı yargı süreçleri ile açığa çıkmaya başlamıştır. Haziran ayında İdare Mahkemesi Karşıyaka Belediyesince verilen kınama cezasını, üyemiz hakkındaki iddiaların çelişkili ve tutarsız olması vb. nedenlerle hukuka aykırı bularak iptal etmiştir.

İDDİALARINDAN ÇOK ZAMAN GİTTİLER

Süreç bu şekilde devam ederken; iddiada bulunan belediye çalışanlarının olaylardan çok zaman sonra savcılığa giderek Berkhan Alptekin hakkında şikayette bulunması üzerine savcılık tarafından iddianame hazırlanmıştır. Malumunuz kadın beyanı olduğunda; şüphenin ortadan kalkmasına yönelik sağlıklı bir yargılama yapılabilmesi için iddianame düzenlenmesi olağan bir durumdur. Konunun etraflıca araştırılması için dava açılması doğaldır. İddianame düzenlenmiş olması; iddiaların doğru olduğunu gösteren bir hukuki enstrüman olmadığı gibi, salt iddianame ile dava açılması üzerine itibar suikastına devam edilmesi masumiyet karinesinin de en ağır ihlalini oluşturmaktadır.

HUKUKU AYKIRI VE ETİK DIŞI

Bu kapsamda Sayın Savcı’nın iddiaları dikkate alarak düzenlediği iddianameyi kullanarak sadece iddialar üzerinden sendika üyemiz Berkhan Alptekin hakkında karalama yapmak hukuka aykırı olduğu gibi etik dışıdır. Hatta karalama yapmaya kalkanlar Berkhan Alptekin’in lehine çıkan bir idare mahkeme kararını görmezden gelerek sadece iddialar üzerinden görevden alınmasını dahi talep ederek hadlerini aşmaktadırlar.

Sendika avukatlarımız devam eden süreçte Berkhan Alptekin’in avukatı aracılığı ile dosyayı incelemiştir. Dosyada birçok dayanaksız iddia, fotoğraf, iddiada bulunan kadın çalışanlar tarafından gönderilmiş mesajlar, tutarsız şahit beyanları gibi onlarca çelişkili husus, sendika avukatlarımızca da somut olarak tespit edilmiştir.

İTİBAR SUİKASTİ İLE KARŞI KARŞIYA

Tüm-Yerel-Sen İzmir 2 Nolu Şube olarak; iddialar üzerine, üyemiz Berkhan Alptekin hakkında başlatılan disiplin süreci başından itibaren titizlikle incelenmiş ve değerli üyemizin bir itibar suikastı ile karşı karşıya olduğu görülmüştür. Kendisi de avukatı aracılığıyla hukuki mücadeleyi zaten başlatmıştır. Bu süreçte sendika olarak kendisi ve avukatı ile sürekli görüşerek tüm desteğimizle yanında olduğumuzu bir kez daha tekrar etmek isteriz. İtibar suikastı yapanlara karşı hukuki mücadelesinde de sonuna kadar yanındayız.

KİMSENİN KARALANMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ

Adaletin er ya da geç yerini bulacağına inancımız tam olmakla, iddialar üzerinden kimsenin karalanmasına izin vermeyeceğimizin bilinmesini saygıyla kamuoyuna duyururuz.

KESK KADIN MECLİSİ'NDEN SERT TEPKİ: BU YANLIŞTAN DERHAL DÖNÜN
Karşıyaka Belediyesi’nde iki kadın çalışanın taciz şikâyetiyle görevden alınan B.A., yargı süreci devam ederken İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Spor İşleri Daire Başkanı olarak atanmıştır. Bu yanlıştan derhal dönülmesi için çağrıda bulunuyoruz" diyerek şu açıklamayı yaptı:

BASINA VE KAMUOYUNA

Karşıyaka Belediyesi’nde iki kadın çalışanın şikayeti üzerine ortaya çıkan cinsel taciz iddiaları sonucu, Belediye Başkan Yardımcılığı görevini yürüten B.A. hakkında belediye tarafından idari soruşturma başlatılmış; soruşturma sürecinde ilgili kişi görevinden alınmıştır. Göreve iade için açtığı dava ise mahkeme tarafından reddedilmiştir.

Ancak tüm bu süreçlere ve yargılamanın henüz başlamamış olmasına rağmen, söz konusu kişi İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Spor İşleri Daire Başkanlığı görevine atanmıştır. Bu atama, devam eden bir adli süreci yok sayarak, kadınların adalet ve güvenlik taleplerini hiçe saymak anlamına gelmektedir.

Dahası B.A.’nın mağdur kadınlara yönelik “iftira, itibar suikastı, ve baskı oluşturma” gibi gerekçelerle suç duyurusunda bulunmasına rağmen savcılık kadınlar hakkında “kovuşturmaya yer olmadığına karar vermiştir”.

Öte yandan iki kadın çalışanın “Sarkıntılık Yapmak Suretiyle Cinsel Saldırı” ve “Cinsel Taciz” şikayeti üzerine savcılık tarafından hazırlanan iddianame, şüphelinin cezalandırılması talebiyle mahkemeye sunulmuş ve yargılamanın başlamasına karar verilmiştir. İlk duruşma 15 Ocak 2026 tarihinde görülecektir.

Bizler KESK İzmir Kadın Meclisi olarak bu süreci büyük bir dikkat ve hassasiyetle takip ediyoruz. Kadınların yaşam haklarının tehdit altında olduğu, taciz ve tecavüz vakalarının yaygınlaştığı, işyerlerinin dahi kadınlar için güvensiz hale geldiği bir dönemde, bu tür iddialar hakkında en küçük bir tereddüt oluştuğunda dahi kamu gücü kullanan yetkililerin sorumlulukla hareket etmesi bir zorunluluktur.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’na açık çağrımızdır: Hakkında ciddi iddialar bulunan bir kişinin yargı süreci tamamlanmadan Daire Başkanlığı gibi önemli bir makama atanması kabul edilemez. Bu atama derhal geri çekilmeli, ilgili kişi görevinden alınmalı ve yargı süreci sonuçlanana dek herhangi bir kamusal sorumluluk üstlenmemelidir.

Biz kadınlar, bu süreci sonuna kadar takip edeceğimizi, mağdur kadın arkadaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğimizi ve kamusal alanlarda tacize, mobbinge, şiddete karşı mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğimizi bir kez daha ifade ediyoruz.

SUSMUYORUZ, ALIŞMIYORUZ, MÜCADELEDEN VAZGEÇMİYORUZ!

KESK İZMİR KADIN MECLİSİ