Başkan Tugay müjdeyi açıkladı: Milyarlarca lirayı harcamaya hazırız!

ŞİLAN KOCADAĞ/EGEPOSTASI- İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Ticaret Odası ve Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı’nın iş birliğiyle düzenlenen “Teknoloji ve İnovasyon” temalı İzmir Meets etkinliği Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın katılımıyla gerçekleşti.

ETKİNLİĞE KİMLER KATILDI?

Etkinlikte, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın yanı sıra, İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı (EGEV) Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt açılış konuşmalarını gerçekleştirdi. Zirvede, Microsoft Türkiye Genel Müdürü Levent Özbilgin, TikTok Türkiye Orta ve Güney Asya İş Çözümleri Lideri Barış Aldanmaz, EY Türkiye Yapay Zeka (AI) ve Data Hizmetleri Lideri Serter Baltacı ve KPMG Türkiye İnovasyon ve Teknoloji Danışmanlığı Lideri Gökhan Mataracı, Arkas Holding CIO'su Mert Oruz, TBS Investment&Management Company Pazarlama ve Marka Ortağı Tunç Berkman, Siemens Dijital Dönüşüm Projeleri Yöneticisi Kaan Tunçbilek, Scoutium Kurucusu ve CEO'su Ali Akçay, Comparisonator CEO'su Tarkan Batgün de katıldı.

TUGAY: GELECEĞE HAZIRLANMAK DEĞİL GELECEK YAZMAK İSTİYORUZ

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay konuşmasında, “Ben problemin kamuda olduğunu düşünüyorum, bu konuda ezber bozmaya da hazırım. İnovasyon dendiğinde hep özel sektöre bakıyorlar çünkü kamunun böyle bir şey yapabileceğine inanmıyorlar. Kamunun çağa ayak uydurması çok zor. Zaten sistem hatalı, tamamen popülizm üzerine kurulu. Demokrasinin üzerine bir popülizm hastalığı bulaşmış durumda. Seçimlerde popülizm üzerinden yürüyor. Toplumu da görmez anlamaz hale getiren bir iletişim ortamındayız. Türkiye’de kamu yönetimini değiştirecek bir yönetime ihtiyaç olduğunu ifade eden Tugay, “Çünkü artık hiçbir şehir, hiçbir ülke, hiçbir kurum; bilindik, konvansiyonel, statükocu akılla geleceği yönetemez. Biz İzmir olarak geleceğe hazırlanmak değil geleceği yazmak istiyoruz. Dünyada artık kentler yarışıyor, devletler takip ediyor. İnovasyonun gerçek merkezi ülkeler değil şehirlerdir. Bu rekabet sadece teknoloji rekabeti değildir. Yönetişim modeli, veri kapasitesi, katılım mekanizmaları, kamu inovasyonu ve dijital devlet kapasitesi üzerinden yürüyor” dedi.

‘KAMU İNOVASYONUNU YEREL YÖNETİM MODELİNİN MERKEZİNE YERLEŞTİRİYORUZ’

Bahsedilen dönüşümü sağlayan şehirleri örnek veren Tugay, “Bu şehirlerin ortak yönü teknolojik başarı değil. Ortak yönleri şu; cesur bir siyasi iradeleri var, güçlü bir kurumsal yenilenme çabaları var, veriye dayalı yönetişim yöntemi var, kamu inovasyonunu sistematik hale getirme kapasitesi kullanıyorlar, deneysel çalışma alanları oluşturarak iş birliği modeli kurmuşlar. Bizim İzmir olarak girmemiz gereken rota bu. Biz bir süredir bu durumun farkındayız. Sadece birilerini takip eden değil kamu yönetiminde öncü olan şehir olma iddiasında çalışıyoruz. Açıklıkla bence tüm ülke şunu konuşmalı: Türkiye’nin kamu modeli değişmek zorunda. Geleneksek, hiyerarşik kamu modeli artık kentlerin karmaşık sorunlarını çözemiyor. OECD raporu açıkça söylüyor, kamu sektörü 21. Yüzyıla 20. Yüzyıl araçları ile cevap veremez. Bu nedenle İzmir olarak kamu inovasyonunu yerel yönetim modelimizin merkezine yerleştiriyoruz” dedi.

‘KAMU İNOVASYON YETENEK PROGRAMINI BAŞLATACAĞIZ’

İzmir’in Türkiye’de ilk kez kamu inovasyonunu sistematik bir dönüşüm programına dönüştüren şehir olacağını söyleyen Tugay, “Bu dönüşümün üç temel ayağı var. İlk ayağı açık devlet, açık veri, açık kaynak. Bu sadece şeffaflık değil, bu gücü tekellerden alıp toplumun tamamına yaymaktır. İzmir Türkiye’nin en açık veri kenti olacak. İkinci ayağı dijital ikiz, yapay zeka ve öngörüsel yönetimi kurumumuza kültür olarak oturtacağız. Bugün tepki veren yönetim durumdayız yarın öngören olacağız. Üçüncü ayak kamusal deney alanları oluşturacağız. Kamu artık riski yasaklayan değil riski yöneten bir alan olacak. İnsan kaynağında yeni kamu uzmanı tanımını yapmak için çalışıyoruz. İzmir’de kamu personeli artık sadece uygulayıcı olmayacak. Veri analisti, sistem tasarımcısı, yapay zekâ okur yazarı, dijital hizmet tasarımcısı, etki analisti, kullanıcı deneyim uzmanı. Bunları dışarıdan almadan kendi içimizdeki arkadaşları yetiştireceğiz. Kamu İnovasyonu Yetenek Programı’nı başlatacağız. Bu bir ilk olacak” açıklamasını yaptı.

TUGAY’DAN “FON” SÜRPRİZİ

Kamu yönetimini değiştirmenin motoru olarak bir fon oluşturduklarını dile getiren Tugay, “Başkanlık İnovasyon Fonu’nu kurduk. Bütçesi ile ilgili sınırlama koymuyoruz. Milyarlarca lirayı bunun için harcamaya hazırız. Çünkü geri geleceğini biliyoruz. Bu şehrin hizmetinde olan bir fon sürprizimiz var.  Bu fon veri temelli şehir uygulamalarını, yapay zekâ destekli kamu hizmetlerini, iklim ve enerji teknolojilerini, sosyal inovasyon projelerini, dijital altyapı yatırımlarını ve kentsel deney alanlarını desteklemek için kullanılacak. Yerel İnovasyon Fikir ve Uygulama yarışmasını da bu fon kapsamında başlatacağız” dedi.

ÖZGENER: İZMİR DEĞİŞİMİ EN HIZLI İÇSELLEŞTİREN ŞEHİRLERDEN BİRİ

İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, “İzmir Ticaret Odası Başkanı olarak uzun süredir hayalini kurduğumuz bir buluşmada, Teknoloji ve İnovasyon Zirvesi’nde sizlerle aynı salonda olmak benim için çok büyük bir mutluluk. Paydaşlarımızla beraber zirveyi planlarken sadece programı, oturumları, konuşmacıları, sunumları düşünmedik; aynı zamanda İzmir’in önümüzdeki yıllarda teknoloji, inovasyon ve girişimcilik alanlarında üstlenmesi gerektiğine inandığımız rolü de masaya yatırdık. İzmir, sadece bu ülkenin en büyük kentlerinden biri değil; aynı zamanda yeniliğe en açık, dünyaya en entegre, değişimi en hızlı içselleştiren şehirlerinden biri. Üretim ve ticaret hacmiyle, üniversiteleriyle, teknoparklarıyla, yaratıcı endüstrileriyle ve her şeyden önemlisi genç, eğitimli nüfusuyla İzmir, dinamizmle, sanatla, bilimle ve teknolojiyle yoğrulmuş bir yaşam kültürüne sahip. Bu kültür, bizim elimizi çok güçlendiriyor. Şehrimizin girişimci ruhu, yüksek öğrenim düzeyi, araştırma ve geliştirme kapasitesi, yerel ve küresel piyasayla kurduğu bağlar; İzmir’i sadece potansiyel açısından değil, uygulama ve etki açısından da dikkat çeken bir kent haline getiriyor. Tam da bu nedenle, İzmir’in bu potansiyelini uzun vadeli bir platforma dönüştürme ihtiyacı doğdu. İzmir Meets bu vizyonun ürünü” dedi.

“İZMİR EN ÜST SIRALARDA OLACAK”

Özgener, “İzmir Meets’i, İzmir’i ve özellikle gençlerimizi Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen uzmanlarıyla düzenli olarak buluşturan, her yıl farklı bir temayı ele alan, kente yakışan bir zirveler serisi olarak tasarladık. Bugün burada, bu çatı markanın ilk durağı olan ‘Teknoloji ve İnovasyon Zirvesi’ için buluştuk. Gelecek yıl farklı bir temayla, sonraki yıl başka bir başlıkla; ama her seferinde İzmir’i bilgiyle, teknolojiyle, bilimle ve uluslararası uzmanlarla buluşturan güçlü bir platform kurmayı hedefliyoruz. İzmir Meets’in orta ve uzun vadeli amacı, İzmir’i her yıl kendi gündemini yaratan, kendi tartışmalarını oluşturan bir düşünce ve inovasyon merkezi haline getirmek. İzmir sadece bugünün sorunlarını yöneten bir kent değil; bölgenin geleceğini tasarlayacak vizyona sahip bir kent. Ve bu vizyonun kalbinde artık teknoloji, inovasyon, yapay zeka ve girişimcilik var. Teknoloji ve İnovasyon Zirvesi’ni bu vizyonun somut bir adımı olarak görüyoruz. Biz İzmir Ticaret Odası, zirvemizde yer alan tüm paydaşlarımızla birlikte çok net bir cevap veriyoruz: İzmir, uluslararası inovasyon ve girişimcilik kentleri listelerinde en üst sıralarda yer alan şehirlerden biri olacak. Bunun için söz vermekle kalmadık, ciddi adımlar attık.” diye konuştu.

KÜÇÜKKURT: İZMİR GELECEĞE HAZIR BİR ŞEHİRDİR

Ege Ekonomiyi Geliştirme Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt ise konuşmasında, “Bugün İzmir’in geleceğine yeni bir sayfa açıyoruz. Bu şehir uzun yıllardır bilgi üretme, düşünme ve yenilik yapma gücüne sahipti. Bu gücü ortak akılla bir araya getiriyoruz. Bugün farklı bir yerdeyiz. Dijital dönüşümden, yapay zekaya, akıllı şehirlere kadar birçok başlığı bir araya getiriyoruz. Girişimcilik ekosistemi de bu çatının bir parçası olacak. Bu adım küçük bir adım değil. Teknoloji sadece bir cihaz değil, insan hikayesidir. Teknoloji beklemiyor. Hazır olan şehirlerle ilerliyor. İzmir’in de bu yürüyüşte güçlü bir yeri olabilir. Estonya küçük bir ülke olmasına rağmen devletini dijitalleştirdi. Doğru vizyon her şeyi güçlendiriyor. İzmir neden Türkiye’nin dijital öncü şehri olmasın? Teknoloji sadece cihaz değildir. Toplumları, şehirleri dönüştüren bir güçtür. İzmir’in teknoloji kültürünü büyütüyoruz. Toplumların nasıl değiştiğini de görüyoruz. Bugün dijitalleşme arttıkça insanlar üretim baskısından biraz daha kurtuluyor. Felsefeye ve sanata yöneliyor. Geleceğin dünyasında bilgiye sahip olmak kadar o bilgiyi işleyecek zihinsel alanın da olmasıdır. İzmir geleceğe hazır bir şehirdir” ifadelerini kullandı.