Bahçeli: MHP İmralı Heyeti'ne katılmaya hazırdır
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "İmralı'ya giderek ilk ağızdan ve ilk elden ihtiyaç duyulan mesajları alması süreci çok daha güçlendirecektir. Milliyetçi Hareket Partisi böyle bir heyete katılmaya hazırdır." dedi.
- Ege Postası
- 04.11.2025 - 11:48
- Güncelleme: 04.11.2025 - 21:17
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Grup Toplantısı'nda terörle mücadelede yeni bir döneme girildiğini belirterek, terör örgütü PKK’nın silah bırakması ve terör örgütü lideri Öcalan’ın son açıklamalarının dinlenilmesinin dikkate alınması gerektiğini vurguladı.
"KISIR TARTIŞMALAR SONLANDIRILMALI"
Bahçeli, Meclis’te İmralı Süreci kapsamında kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun çalışmalarının tamamlandığını hatırlatarak şunları söyledi:
"PKK'nın kurucu önderliğinin son düzlükteki görüş düşünce ve kanaatleri alınmalı, konuyla ilgili günlerdir yapılan kısır tartışmalar sonlandırılmalıdır."
Bahçeli, bazı medya organları ile uzman sıfatıyla görüş bildiren kişilerin, İmralı ve Edirne cezaevlerindeki figürler arasında ihtilaf çıkarmaya çalıştığını söyleyerek bu çabaların İmralı Süreci'ndeki hedefleri sabote etmeye yönelik olduğunu öne sürdü:
"Hem Öcalan’ın hem de Demirtaş’ın arasına mayın döşemek suretiyle terörsüz Türkiye adımlarını kösteklemeye çalışanların potansiyel adım suçlarını görüyor, hiç kimsenin bu oyuna gelmeyeceğini değerlendiriyoruz."
"MHP HEYETE KATILMAYA HAZIR"
MHP Lideri Bahçeli, Öcalan’la görüşmelerin yeniden gündeme alınması gerektiğini savunarak İmralı'ya gidecek bu heyete MHP'nin de katılabileceğini açıkladı. Bahçeli şunları ifade etti:
"Bir kez daha ve tekrarla söylemem lazım gelirse Mecliste kurulan komisyondan seçilecek milletvekillerinin İmralı’ya giderek ilk ağızdan ve ilk elden ihtiyaç duyulan mesajları alması süreci çok daha güçlendirecektir. Milliyetçi Hareket Partisi böyle bir heyete katılmaya hazırdır.
Korkuya, kaygıya, çekinmeye, çelişkide bocalamaya gerek yoktur."
Devlet Bahçeli, geçmiş deneyimlerin dikkate alınması gerektiğini vurgularken, Öcalan’ın 27 Şubat tarihli fesih çağrısını ve son gelişmeleri örnek gösterdi.
"Bugüne kadar İmralı sözünü tutmuş, açıklamalarının arkasında durmuştur. Nitekim 27 Şubat Barış ve Demokratik Toplum çağrısının intiharındaki gelişmelere dikkatle bakılırsa ne demek istediğim gayet berrak bir şekilde idrak edilecektir."
Bahçeli, 26 Eylül 2025 itibarıyla bir grup PKK’lının ülkeyi terk ettiğini ve örgütün çekildiğini duyurduğunu hatırlattı. Bahçeli, bu gelişmeleri “terörsüz Türkiye hedefinde kayda değer ilerleme” olarak niteledi.
"ÖCALAN VE DEMİRTAŞ ARASINA MAYIN DÖŞENİYOR"
Bahçeli, Öcalan ve Demirtaş'ın arasına mayın döşendiğini söyledi. Bahçeli şunları dile getirdi:
"Hem Öcalan’ın hem de Demirtaş’ın arasına mayın döşemek suretiyle Terörsüz Türkiye adımlarını kösteklemeye çalışanların potansiyel hazımsızlıklarını görüyor, hiç kimsenin de bu oyuna gelmeyeceğini değerlendiriyoruz.
Atatürk’ün partisini Ankara’da uzaklaştırıp önce Saraçhane’ye, sonra Silivri’ye, ardından batı başkentlerine telkin ve tembihlerle ite ite sürükleyen, hatta hapseden cahil, köksüz, kimliksiz ve işbirlikçi güruhun kurguları ve kumpasları şüphesiz boşunadır.
Sosyalist CHP’yi ikna edebilirler, ama Türkiye’yi ikna edemezler, karşımızda asla duramazlar."
"MİLLİ GÜVENLİĞİMİZE TEHDİT"
Bahçeli, Suriye’de örgütün yeniden yapılanma çabalarının da Türkiye açısından tehdit oluşturduğunu dile getirerek şu ifadeleri kullandı:
"En son olarak 26 Eylül 2025 tarihi itibariyle bir grup PKK’lının ülkemizden ayrılması, münfesih örgütün tamamen çekildiğini duyurması Terörsüz Türkiye hedefinde kayda değer gelişmelerin tezahür ettiğini gözler önüne sermiştir.
Umutlu olmamız, gelecekten heyecan duymamız için pek çok sebebimiz vardır ve ortadadır.
Biz bardağın dolu kısmına bakıyor, eften püften, sudan ve kıytırık bahanelere sığınarak acaba sorusunu kafamızda tutmuyor, kuşkulu bir pozisyon almıyoruz.
Doğru sözlü, iyi fikirli, yüce gönüllü, yumuşak huylu ve ağır başlı hareket ederek anlamsız ve içi boş güç ve enerji kaybına göz yummuyoruz.
Ancak temkin ve tedbiri de elden bırakmıyor, ihtiyatlı iyimserliğimizi sonuna kadar muhafaza ediyoruz.
Bölücü terör örgütünün örgütsel varlığı lağvedildikten sonra örgüt elemanlarının SDG/YPG’ye silahlarıyla birlikte katılmalarını, bu terör örgütü yapılanmasının Suriye merkezi yönetimiyle entegrasyon müzakereleri devam ederken ayrı bir tümen kurma taleplerini milli güvenliğimize doğrudan bir tehdit olarak değerlendiriyoruz.
PKK’nın başka bir cinayet ve melanet bedene girerek varlığını sürdürmesi Terörsüz Türkiye ve Terörsüz Bölge hedefleriyle ters düşecek, baştan ayağa çelişecektir.
"Türkiye’mizin ve Suriye’nin siyasi ve toprak bütünlüğüne karşı oluşacak yakın tehlikenin bire bir takibiyle birlikte sahada önüne geçilmesi akut bir ihtiyaç olarak karşımızdadır.
"TOM BARRACK HADDİNİ BİLSİN"
Konuşmasında ABD’nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack’ın Türkiye ile İsrail arasında iş birliği açıklamasına da tepki gösteren Bahçeli, şöyle konuştu:
"Amerika Birleşik Devletleri'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barack'ın Bahrey'nin başkenti Manama'da Türkiye ile İsrail arasında Hazar Denizi'nden Akdeniz'e kadar işbirliği göreceksiniz beyanatı görev yaptığı ülkeye politik rota çizme densizliğine heves eden bir sefir'in ileri düzeyli akıl tutulmasıdır.
Henüz daha Gazze soykırımının hesabı görülmemişken, suçlular hesap vermemişken iki devletli model gerçekleşmemişken bu sefir İsrail ile işbirliği içinde olacağımızı neye dayanarak hangi hak ve yetkiyle iddia etmektedir.
Ülkemizde görev yapan dış misyon görevlilerinin yerini yurdunu bilmesi lazımdır. Hak ve hudut aşımına asla girmemeleri asıldır, kaçınılmazdır. Türkiye Cumhuriyeti soykırımcıların defteri dürülmeden ilişkilerde yeni ve temiz bir sayfa açacak kadar hakikate mazlum Filistinli kardeşlerimizin hukukuna yüz çevirmez, çeviremez."
Bahçeli, İsrail’in ateşkes ihlallerine ve ABD Başkanı Trump’ın açıklamalarına da sert tepki gösterdi. “254 masum sivil katledildi, bu cinayettir” diyen Bahçeli, Gazze’de yaşananların insanlık suçu olduğunu belirtti.
Yorum Yazın