2026 yılı bütçe görüşmelerinde son gün: 'Türkiye grafikte büyüyor, mutfakta küçülüyor'
TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında toplandı. Genel Kurulu'da, '2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi' ile '2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi' üzerine görüşmeler başladı.
- Ege Postası
- 21.12.2025 - 19:43
- Güncelleme: 21.12.2025 - 21:23
TBMM Genel Kurulunda, 2026 yılı bütçe görüşmelerinin son gününde AK Parti Grup başkanvekilleri söz aldı.
AK Parti Grup Başkanvekili Gül, milletin her şeyi çok iyi gördüğünü ve kendilerine 24. bütçeyi yapma yetkisini verdiğini dile getirdi.
Türkiye Yüzyılı'nı kurma hedefiyle çalıştıklarını ifaden eden Gül, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde yollarına devam ettiklerini belirtti.
İktidarları döneminde çok sayıda yatırıma imza attıklarını anlatan Gül, milletin kendine olan güvenini artırdıklarını vurguladı.
Gül, "Özgüvenle 'Türkiye her şeyin üstesinden gelir' diyen anlayışı ortaya koyduk. Başarılarımızın arkasında devletle millet arasındaki kaynaşma var. Cumhuriyet'imiz ne zaman kök salsa kökü budanmaya çalışıldı. Darbelerle, vesayetlerle, muhtıralarla milletin önü kesilmeye çalışıldı. Bu ülke ne zaman kenetlense karşımıza düşmanlar çıkarıldı." diye konuştu.
Başörtülü öğrencilerin üniversitede okumasının engellendiğini hatırlatan Gül, ülkücülere yapılan zulümleri bildiklerini kaydetti.
Gül, Türkiye'nin siyasal, sosyal ve ekonomik yapısını değiştiren reformları hayata geçirdiklerinin altını çizdi.
Kürtçeyi "bilinmeyen dil" tanımlamasından uzaklaştırdıklarını anlatan Gül, Kürtçe yayın yapan televizyon kurulduğunu anımsattı. Abdulhamit Gül, 28 Şubat'ın antidemokratik uygulamalarını imha ettiklerini söyledi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik Brüksel'deki ifadelerini hatırlatan Gül, "Milletin oylarıyla seçilmiş ve her zaman milletten başka hiçbir irade, güç tanımayan, 'Milletin iradesinden başka güç tanımıyorum' diyen Recep Tayyip Erdoğan, tek adam değildir, milletin adamıdır, seçilmiş meşru Cumhurbaşkanı'dır. Otoriter yönetim arayanlar önce kendi tarihine baksın. Yurt dışında, seçilmiş Cumhurbaşkanı'na 'otoriter' açıklamasıyla, eleştirisiyle ülkesini şikayet etmek, milli iradeyi istiskal etmektir. Hiç yakışmıyor." değerlendirmesinde bulundu.
CHP'Lİ BAŞARIR: TÜRKİYE, KİRA ENFLASYONUNDA 1'İNCİ
Daha sonra söz alan CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, çok uzun süreden beri Meclis'te asgari ücreti konuştuklarını belirterek, "27 bin mi olacak, 28 bin mi olacak; bunu konuşuyoruz. 30 yapsanız ne olacak? Bakın, et, süt, altın örneğini asgari ücretle ilgili defalarca kıyasladık. Ben başka bir örnek vereyim. Tüm gençlerin, çalışanların aslında hayali 'iPhone' marka bir telefon almak. Bugün benim ülkemde bir asgari ücretli bu telefona sahip olmak için 135 gün çalışmak zorunda ama İsviçre'de 4, Almanya'da 10, Fransa'da 12 gün çalışmak zorunda. Bakın, bu ülkede bunları konuşamıyoruz. Emekli 16 bin 880 lira alıyor; sonra milletvekillerimiz bunların duş alamadığı ucuz otellere sığındığını söylediği zaman konuşuyorsunuz, itiraz ediyorsunuz. Bakın, kira enflasyonunda Türkiye 1'inci. Ankara, İstanbul ve İzmir'de kira ortalaması 30 bin lira" ifadelerini kullandı.
CHP'Lİ AĞBABA: HALKIN YÜZÜ GÜLMÜYOR
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba da bütçeye ilişkin, "Bakın, biz burada rakamları konuşuyoruz ama millet pazarda etiket konuşuyor. Biz burada hedef, program, oran konuşuyoruz; emekli evde tencere konuşuyor, asgari ücretli kira konuşuyor, çiftçi mazot konuşuyor, sanayici elektrik konuşuyor, gençlik gelecek konuşuyor. Bu bütçe kimin bütçesi; zenginin mi, yoksulun mu? Bu ülkede vergi alınması gerekenler, yani üretmeden zenginleşenlerden yeteri kadar vergi alınmıyor. Yük kimin sırtında; ekmek alanın, elektrik faturası ödeyenin, minibüse binip işe gidenin sırtında. Ben buradan tekrar söylüyorum. Bu ülke kağıt üzerinde zenginleşiyormuş ama mutfakta yoksullaşıyor. Bu ülke sunumunuzda hızla büyüyor ama pazarda küçülüyor. Bu ülke grafikte iyi görünüyor olabilir ama halkın yüzü gülmüyor. Adalete inancın olmadığı bir yerde ne ekonomi düzelir, ne ülkeye yatırım gelir; demokrasiyi zayıflatır" ifadelerini kullandı.
DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, TBMM'de taciz iddiasıyla başlatılan soruşturmaya değinerek, "Meclis çatısı altında stajyer kız çocuklarına yönelik ortaya çıkan sistematik istismar vakaları bu ülkenin ve bu meclisin yüz karasıdır. Bu sürecin üstünün örtülmemesi ve araştırmaların, soruşturmaların adil, şeffaf ve etkin bir şekilde yürütülmesi için elimizden gelen çabayı sarf edeceğiz ama sadece soruşturma sürecinin yürütülmesi değil, daha sonra da aynı şeylerin yaşanmaması için kalıcı mekanizmaların kurulması yönünde de mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Tavrımız nettir: Kadına yönelik şiddette, tacizde ve istismarda asla geri adım atmayacağız" dedi.
Yorum Yazın