Mahkemeden flaş karar: Aksoy tahliye edildi

TENZiLE AŞÇI/ EGEPOSTASI- Geçen yıl Kasım ayında Menemen Belediyesine yönelik "zimmet ve irtikap" operasyonunda tutuklanan ve İçişleri Bakanlığı tarafından görevinden uzaklaştırılan Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy, bugün ilk defa hakim karşısına çıktı.

9'u tutuklu 25 kişinin yargılanmasına başlanırken, duruşma Karşıyaka Adliyesi 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat 09:00‘da itibarıyla başladı. Davanın ilk ilk duruşmasında sanık olarak çağrılan ve duruşmaya katılan isiler arasında Aksoy’un yanı sıra tutuksuz yargılanan Muhasebe Müdürü Nagihan Karca, tutuklu yargılanan Satın Alma Müdürü Teoman Tuna ve İYİ Parti Karabağlar ve Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Tarkan Fikret Çalık duruşma salonunda hazır bulundu.

Duruşmaya Aksoy ve diğer tutuklu 8 sanık, cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldılar. Yaklaşık 12 saat süren duruşmada davada adı geçen 15 sanığın ifadesi alınırken Aksoy, 20. sırada ifade verdi. 

Tutuksuz sanıklar ve taraf avukatları ise duruşma salonunda hazır bulundu. Salonun küçük olmasından dolayı pandemi tedbirleri kapsamında salona izleyici alınmazken duruşmayı takip eden gazeteciler de salondan çıkarıldı. 

TCK’nın 247. Maddesine göre; “zimmet” suçlamasından yargılanan Aksoy hakkında, Menemen Belediyesi'ne ait Fen İşleri Koyundere Şantiyesi’nde bulunan belediyeye ait hurdaların usulsüz bir şekilde satışını yaparak zimmet suçunu işledikleri iddiasıyla yürütülen soruşturma kapsamında Aksoy’un 5 yıldan 12 yıla hapsi istenmişti.

Aksoy'un hakkında hazırlanan ve Şubat ayında kabul edilen fezlekede “hurdalık” konusunun üzerinde durulurken ifade de Aksoy’a konuya ilişkin sorular yöneltildi.

TAHLİYE KARARI

İfadeleri ve avukatların savunmalarını dinleyen mahkeme heyeti, diğer tanıkların dinlenmesi, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi, firari sanık Fedai Kurt’un yakalanması için müzekkere yazılmasına ve tutuklu sanıkların adli kontrol şartıyla tahliyesine karar vererek duruşmayı 15 Ekim tarihine erteledi.

AKSOY'UN SAVUNMASI

“TAŞINIR MALLARIMIZ KİMSEYE ZİMMETLİ DEĞİLDİ”

20. sırada ifadesi alınan Serdar Aksoy, hurdalık satışına ilişkin talimat vermediğini söyledi.

İfadesine belediyeyi devraldıklarında mevcut duruma ilişkin bilgi vererek başlayan Aksoy, “Daha önceden emniyet ve savcılıktaki açıklamalarım gerçek ve doğrudur. 31 Mart sonrası nasıl bir belediye devraldığımı bilmiyordum. Bunu görebilmek için teknik bir çalışma yaptırdım. Ve bu bir rapor haline getirilerek belediyenin fotoğrafı çekildi. Bunu Duran Bülbül hoca yaptı. Raporu bana sundu. Hoca tüm birim amirlerinin imzasını alarak raporu bana sundu biz de raporla ilgili adımlar attık Belediyede çok ciddi sıkıntılar vardı. Burada yargılanmamızın bir sebebi de tutulan rapora ilgi yaptığımız çalışmalardır. Bu süreçte taşınır ve taşınmaz mallarla ilgili 240 adet suç duyurusunda bulundum. Envanterimizin sağlıklı olmadığını tespit ettik. Hukuken olan taşınırların fiilen olmadığı, fiilen olan taşınırların da hukuken olmadığını tespit etik. Bunların kayıt altına alınması için barkot çalışması başlattık. Belde belediyeleri kapandıktan sonra demirbaşların belediyelere gelmesi gerekiyordu. Mesela Seyrek Belediyesinden bize gelmesi gereken bir römorku tarlada bulduk. Bizim taşınır mallarımız kimseye zimmetli değildi” dedi.

“ŞUBAT AYINDA OLAY VUKU BULUYOR”

Aksoy’un ifadelerinin üzerine mahkeme hakimi, “Siyaset yapıyor gibi konuşuyorsun. Burada siyaset yapmıyoruz. Siz olaya ilişkin savunmanızı yapın” Bunun üzerine Aksoy, “Şubat ayında olay vuku buluyor. Ben taşınır mallarını öğrenmek istiyordum, malları ayrıştırmak istiyordum. Olayın geçtiği hafta Cumhurbaşkanı otoyol açılışı için İzmir’e geldi. Ben ve başkan yardımcılarım, bir hafta ağırlama hazırlıklarıyla ilgili yoğunluk yaşadık. Olay sosyal medyada patlayınca Nisan ayında araştırılması talimatı verdim. Mali işlere, idari işlere ve hukuk işlerinin ilgi sorumlularını olayın aydınlatılması için talimat verdim. 4-5 defa toplantılar yaptık” dedi.

HURDALIK SATIŞI TALİMATINI REDDETTİ

Aksoy, mahkeme başkanı “Hurda satış-şıkla ilgili talimat verdin mi” sorusuna ise şu şekilde yanıt verdi; “ Kesinlikle hayır. Belediyenin kamu malını tespit için barkod sistemini getiren belediye başkanı böyle bir şey yapar mı?”

Bunun üzerine mahkeme başkanı “Onu bilemeyiz” dedi.

Mahkeme başkanının “Sizi hurda için şantiyeden arayan oldu mu diye sormasının üzerine Aksoy,   “Oldu olmadı mı bilmiyorum. O günlerde tamamen Cumhurbaşkanını ağırlamaya kilitlendiğim için aranıp aranmadığımı hatırlamıyorum” şeklinde yanıt verdi.

“BANA FLAŞ BELLEK VERİLMEDİ

Aksoy sözlerini şu şekilde sürdürdü;

“Biz hazırlanan raporu, ilgili birimlerin olurunu aldıktan sonra yüklenmesi için talimatını verdim. Bana flaş bellik verilmedi. Ben kendim de bilişimciyim. Sisteme girilen bir verinin silinmesi durumunda bile datebase’de kalır ki böyle bir durum söz konusu değil. Ben olayın aydınlatılması ve sonuna kadar gidilmesi için talimat verdim. Bana flaş bellek verilmedi. Biz bunlarla ilgili çalışırken Mehmet Çakmak, hazırlanan raporu alıp CHP Genel Merkezi’ne götürerek sunmuş.”

Aksoy, mahkeme başkanının “Kaç tane imza kaşen var ve bunlar nerede bulunuyor” sorusuna yanıt olarak şunları söyledi; “Benim bir tane ima kaşem var bildiğim. Bu da özel kalemde olur ya da sekretaryada olur. Başka varsa da bilgim yok. Kaldı ki belediyeden çıktığı iddia edilen belgede bir başka fotokopiden imza bölümü alınarak evraka yapıştırılmış. Bu kriminal raporunda da geldi. Belediyeden çıkmış olsaydı belge üzerinde resmi  işlem gördüğüne dair sayı numarası olurdu.”

"'FİKO' İSİMLİ ŞAHSIN BEN OLUP OLMADIĞIMI BİLMİYORUM"

Sanıklardan hurda alım satımında aracı olan Fikret Babur, ifadesinde şunları söyledi;

Türkiye’nin neredeyse her yerinden hurda alım satımı yapan firmalarla çalışıyorum. Beni arayıp ‘Şu vasıfta hurda var kime satarız’ diye sorarlar ben de yönlendiririm. Ben hurdaları hiç görmem. Bana hurdayı alan kişi ton başına 10-15 kuruş komisyon verir. Bana sadece hurdaların hangi vasıfta olduğu söylenir. Ben Fedai Kurt denen kişiyi tanıyorum. Kendisiyle daha önce iş yapmışlığımız var. 15-10 yıldır tanışıyoruz. Kendisi benim müşterimdir. Hurdanın 4 çeşidi varıdır. 1.’si inşaat demiri, 2.’si imalat fazlası, 3.sü atık malzemeler ve 4.’sü 40 ambar dediğimiz her türlü hurdadır. Fedai Kurt beni aradı. Bana söylediği şu: Elimde ekstra malzeme var. Ekstra dediğimiz en iyi değil en kötüsü de değil. Orta. Onun dışında malı nereden aldığı ya da niteliğiyle ilgili bilgi vermedi. Ben Caner Polatlı’yı aradım ve elimde böyle bir malzeme olduğunu söyledim. O gün piyasa rayiçlerinde anlaştık. Şoförleri, satın alan kimse o gönderir. Benim komisyonumu da satın alan kişi elden teslim eder.”

Hakimin hurda alım satımlarının kayıtlarını tutup tutmadığı sorusu üzerine sanık Babur, “Ben haftada 20-30 tır mal alırım. Malzemelerin niteliğini ve vasıflarını sadece açıkladığım şekilde bilirim. Ne kadar malı kimden aldığımı telefonuma kaydederim” dedi.

Babur’un ifadesinin üzerine mahkeme hakimi Sanık Babur’a belediye şantiyesine gidip girmediği ve davaya konu elle yazılmış bazı notlarda adı geçen ‘Fiko’ isimli şahsın kendisi olup olmadığı soruldu ve sanık Babur, o soruya şu şekilde yanıt verdi; “Fedai beni arayıp ‘elimde şu malzeme var. Alıcı bul’ dedi. Ben örneğin araç 30 ton geldiyse 450 lira komisyon alıyorum. Menemen Belediye Şantiyesi’ne gidip iş yaptığımı hatırlamıyorum. Emniyetteki beyanımda belirttiğim gibi notları ben yazmadığım için notlardaki ‘Fiko’ isimli şahsın ben olup olmadığımı bilmiyorum.”
Babur’a hurdaların alımıyla ilgili ismi geçen Gamze Yıldız ile görüşüp görülmediği soruldu ve Babur, “Ben hurdalarla ilgili olarak Gamze Yıldız’la hiç görüşmedim. Sadece Fedai Kurt’la görüştüm. Belediye şantiye alanına gitmedim” dedi

ÖNCEKİ İFADEDE DEĞİŞİKLİK!

Fikret Babür’ün ardından hurda satışı iddiaları sebebiyle tutuklu yargılanan sanık Gamze Yıldız’ın ifadesi alındı.

Daha önce verdiği ifadelerinin aynını söyleyen Yıldız, hurda alımı için Bornova’da bir restoranda Oğuzhan Yar, Sezai kurt, Tarkan Çalık, Gökhan Uzun’la görüştüklerini tekrar etti. Yıldız, önceki ifadesinde sadece birkaç değişiklik yaptı.

Daha önceki ifadesinde belediyeye Fen İşleri Müdürü Gazi Koşum ile gittiğini söyleyen Yıldız, “Yanlış hatırlamışım. Gazi Bey ile gitmedim” dedi.

Yıldız daha önce devlet kurumlarından herhangi bir alımı olmadığını tekrarlayarak, “Benim tek hatam şu: Devlet kurumundan ilk defa mal aldım. O yüzden ihale olması gerektiğini bilmiyordum. Bana doğrudan satış yapılacağını ve Serdar Aksoy’un bilgisi olduğunu söylediler” diye konuştu.