İzmir’de vakalarda yüzde 56 artış: Mart sonunda 3. pik bekleniyor

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- Türkiye, 1 Mart tarihi itibariyle bir yıldır mücadele ettiği koronavirüs salgınındaki 2. kontrollü normalleşme adımlarını atmaya başladı. 

Kontrollü normalleşme kapsamında yaklaşık 4 aydır kapalı olan kafe, restoran ve kahvehaneler yeniden kapılarını açarken yüz yüze eğitim de kademeli olarak başlatıldı. Normalleşmeyle birlikte ülke genelinde Cuma günü saat 21.00-Pazartesi 05.00 arasında uygulanan sokağa çıkma kısıtlamasında da esnetilme yapıldı ve Cumartesi günü 05.00-21.00 arasında sokağa çıkmak serbest hale getirildi.

Yasakların esnetildiği ilk Cumartesi gününde ise İzmir, endişe veren manzaralara tanık oldu. Güzel havayı ve esnetilmeleri fırsat veren binlerce İzmirli soluğu kafelerde ve sahil şeridinde aldı.
İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Lütfi Çamlı, Cumartesi günü yaşanan kontrolsüz kalabalığı Egepostası’na değerlendirdi. Dr. Çamlı, hali hazırda vaka sayılarında artış yaşanan İzmir’de Cumartesi günü meydana gelen manzaraların vaka sayılarını olumsuz yönde etkileyeceğini ve bu sonuçların yaklaşık 14 gün sonra görüleceğini söyledi.

“BUNUN ETKİLERİ VAKA ARTIŞI OLARAK GERİ DÖNECEK” 

Normalleşme sürecini yorumlayan Dr. Çamlı, İzmir’in yüksek riskli iller arasında olduğuna dikkat çekti ve “Öncelikle yeni normalleşmeyle birlikte nasıl bir kritere bakılarak alındığını bilmediğimiz bir kararla Cumartesi günü kısıtlaması kaldırıldı. Tabii bir bütün olarak baktığımızda 1 Mart’tan itibaren kademeli bir normalleşme sürecine geçiş kararı verildi ve bunda da illerin durumuna bakılacaktı. Fakat İzmir, yüksek riskli yani turuncu renkli il olmasına rağmen birçok açılım sağlandı. Üstelik İzmir’de o açılımın sağlandığı dönemde vaka artışları olmaya başlamıştı. Yani pandemi kontrol altına alınmadığı gibi vakalarda tekrar bir artış ortaya çıkmıştı. Şu anda baktığımızda vakalarda yüzde 56 oranında bir artış var. Şimdi yüzde 56 vaka artışı var ve Cumartesi günü hepimizde kaygı uyandıran kontrolsüz kalabalık görüntülerinin daha buna etkisi olmadı. O günün etkilerini 14 gün sonra göreceğiz. İzmir’de vaka sayılarındaki artışa rağmen bu kademeli normalleşmeye geçildi. Önümüzdeki süreçte bunun etkileri vaka artışı olarak bize geri dönecek” dedi.

MART’IN SONUNDA YENİ BİR PİK BEKLENİYOR

Haziran ayında yapılan açılımı ve ardından yaşanan vaka artışını hatırlatan Dr. Çamlı, mutasyon virüs faktörünün de altını çizerek, “Haziran’da yaşadığımız sürecin tekrarının yaşıyor gibiyiz. O dönemde de bilimsel verilerle değil ticari kaygılarla bir açılım yapılmıştı. Üstelik bu dönemde bir de varyant riski var. Kısa sürede 3-4 ilden 70 ile kadar hızla yayılan ve gerçekten vaka artışlarında önemli bir rol oynadığını düşündüğümüz mutasyona uğramış virüslerde aşıların ne kadar etkili olacağını da bilmiyoruz. Kısacası önümüzdeki süreçte İzmir’de ve tüm Türkiye’de bir vaka artışı hatta Mart ayının sonuna doğru yeni bir pik beklentisi de olan bilim insanları var. Bütün bunlara karşın tedbir alınması hatta tedbirlerin daha da artırılması ve sıkı denetimi söz konusuyken bu kontrollü normalleşme sürecinin bu dönemde hiç de bilimsel verilere uygun olmadığını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

“İL HIFZISSIHHA KURULLARI’NIN YAPILARININ GÖZDEN GEÇİRİLMESİ GEREKİYOR”

Alınacak tedbirlerde yerindeliğin önemine her fırsatta vurgu yapan Dr. Çamlı, konuya bir kez daha vurgu yaptı ve şunları söyledi; “Bu süreçte bizim yıllardır söylediğimiz yerinde karar uygulamasına geçileceği söylenmişti. Ama baktığımızda uygulamaların hala merkezi olduğunu görüyoruz. Tabii ki de İl Hıfzıssıhha Kurulları’nın inisiyatif almasının, yörenin özelliklerine, vaka sayılarına ve virüsün yayılma hızına göre birtakım ek tedbirleri alması ya da gevşetmesi istenen bir durum. Ama pratikte pek böyle olmuyor. Dolayısıyla İl Hıfzıssıhha Kurulları’nın yapılarının da mutlaka gözden geçirilmesi gerekiyor. Kurulların içinde mutlaka tabip odaları, halk sağlığı uzmanları ve epidemiyologlar gibi konunun direkt ilgili taraflarının bulunması gerekir. Bu konuda nispeten yetkin isimlerden oluşacak bir İl Hıfzıssıhha Kurulu, bu kararları alabilir. Ama örneğin, dün İzmir Valiliği’nin açıkladığı yeni kararlar var ve görüyoruz ki yine İçişleri Bakanlığı’nın genelgesi çerçevesinde toplantı yapılmış. O kararlar merkezi kararların İl Hıfzıssıhha Kurulu kararına çevrilmesi. Tabii ki de denetim yapılması uygun olacaktır. Çünkü Cumartesi günü ve akşam saatlerindeki görüntüler kaygı verici. Aynı eski günleri hatırlatan kalabalıklar var.  Normalleşmenin ve açılımların devamına ilişkin bir beklenti içine girildi.”

TEST SAYISI ARTARSA VAKA SAYILARI DA ARTAR

Vaka artışlarının altını bir kez daha çizen Dr. Çamlı, test sayılarının düştüğünü ve bu nedenle vaka sayılarının düşmüş gibi göründüğünü belirtti ve “Şu anda test az yapılıyor. Aralık ayında 15 bin civarı test yapılırken şu anda 4-5 bin test yapılıyor. Bununla vaka sayıları daha düşük çıkıyor tabii ki. Vaka sayıları düşük çıkınca renk de düşük çıkıyor. İzmir’de şu anda 5 bin testte 100 binde 66 olan sayı  15 bin testte rahatlıkla 100 binde 100’ün üzerine çıkacaktır” dedi.