Dolar 32,3685
%0.16
Euro 35,1197
%0.16
Altın 2.327,590
%0.31
Bist-100 9,08
%3.1

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri: Gezi unutturulamaz!

İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri: Gezi unutturulamaz!

İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri bugün Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde Gezi Parkı eylemlerinin 8’inci yılı dolaysıyla bir araya geldi. Gezi Parkı eylemlerini bu halkın unutmayacağını dile getiren topluluk “Biz direnişin adıyız onlar saldırının. Bu iktidar karanlık ilişkileri yüzünden yarattığı pislikle boğuşurken biz tarihin sayfalarında tertemiz, alnı açık bir halk hareketi olarak anılacağız. Gezi başlı başına bu halkın eşitlik, özgürlük, adalet umududur. Gezi yurttaşların kendi kaderini tayin etme iradesi ve kararlılığıdır. Bir kez yaşayan ömrünce unutamaz, Gezi unutturulamaz!” dediler.

  • Ege Postası
  • 02.06.2021 - 18:07

ÖZLEM KARA/ EGEPOSTASI- 2013 yılında İstanbul’da bulunan Gezi Parkı’ndaki ağaçların kesilerek yerine topçu kışlası ve alışveriş merkezi yapılmasına karşı başlayarak tüm ülkeyi saran Gezi Parkı eylemlerinin 8’nci yılında İzmir  Emek ve Demokrasi Güçleri bugün  Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması yaptı.  

Basın açıklamasını topluluk adına DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı okudu. Sarı, “Bundan 8 sene önce, bu iktidar insanlık onurumuza dokunduğu için, haklarımızı gasp ettiği için, kentsel hafızamızı yok ettiği için, doğayı ranta kurban ettiği için, bize yaşam alanı bırakmadığı için Gezi'de buluşmuş, bir arada olmanın coşkusunu, gerçeği haykırmanın gururunu, direnmenin onurunu yaşamıştık” diye konuştu.  

“GEZİ RUHU BOĞAZİÇİ'NDEKİ GENÇLERDEDİR” 

Başkan Sarı, pandemi süreciyle birlikte iktidarın, halkına yabancı olduğunu, yasakların, cezaların halka; tüm ayrıcalıkların muktedirden yana olduğunu belirterek konuşmasına başladı. Başkan Sarı,  

“Ne halkın sağlığı, ne yoksulluğu, açlığı, işsizliği ne de gençlerin geleceksizliği umurlarındadır. O kürsülerden çekilen azarlar, savrulan tehditler, hukuksuz yargılamalar, siyasi tutuklamalar hepsi korku salmak için, çünkü iktidarlarını ayakta tutabilmenin tek yolu bu. Gezi'yi yargılamaya kalktılar. Bir, iki yetmedi üçüncü kez torba dava ile adını kirletmeye çalışıyorlar. Değil üç; beş, on, bin kere de yargılasanız Gezi'nin haklılığı ve gerçekliği karşısında her seferinde yenileceksiniz. Gezi, defalarca ortaya saçılan mafya-devlet-sermaye-çete ilişkilerine benzemez. Onlar çetelerle, mafyayla rant peşinde koşarlar, biz bir fidana su vermek için. Biz, ağaçları yerinde tutmak için, dereler kurumasın diye, ekmeğini kazanırken bir can daha göz göre göre gitmesin diye, kimse ayrımcılığa uğramasın diye, bu ülkenin neredeyse yarısı açlık sınırındayken yüzde biri daha da palazlanmasın diye uğraşırız. 

Biz direnişin adıyız onlar saldırının. Bu iktidar karanlık ilişkileri yüzünden yarattığı pislikle boğuşurken biz tarihin sayfalarında tertemiz, alnı açık bir halk hareketi olarak anılacağız. Umudumuzu yitirelim istediler. Bunca hukuksuz yargılama, cezalar, şiddet, gözaltı, göz göre göre talan…Ama bir şeyi unutuyorlar: Gezi başlı başına bu halkın eşitlik, özgürlük, adalet umududur. Gezi yurttaşların kendi kaderini tayin etme iradesi ve kararlılığıdır. Bir kez yaşayan ömrünce unutamaz, Gezi unutturulamaz! 

 Gezi ruhu Boğaziçi'ndeki gençlerdedir,  142 gündür her hava koşulunda rektörlüğe sırtını dönerek bekleyen akademidedir. Gezi direnişi İstanbul Sözleşmesi için tüm yurtta sokaklara çıkan, kolluk şiddetine rağmen pes etmeyen kadınlardadır, İkizdere'de yolları kesilse de dik yamaçlardan, sarp yollardan iş makinaları önüne çıkmayı başaran, Van Gürpınar'da üzerlerine ateş açılsa da haklarını savunmaya devam eden köylülerdedir. Biz size yalvarmayacağız, çayımızı satacağız diyen ve geri çekilmeyi reddeden Hopa'nın, emeğine sahip çıkışındadır Gezi. 1 Mayıs alanlarında saldırıp gözaltına aldığınızda, kolları arkadan kelepçelenmiş, başı asfalta yapıştırılmış olsa da kameralara gülümsemeyi başaran gözlerdedir Gezi. Soma'da, Çorlu'da, Hendek'te, Aladağ'da ve ülkeye yayılmış tüm kadın cinayetleri davalarında yükselen adalet taleplerindedir Gezi” ifadelerini kullandı.  

“ACİL DEMOKRASİ İSTİYORUZ” 

Geziyi, “parayı ve rantı tek değer olarak kabul edenlerin karşısında paylaşımın, tüketimin karşısında üretimin, yozlaşmanın karşısında aydınlanmanın direnişidir” diye tasvir eden Başkan Sarı, konuşmasına şöyle devam etti: “Bugün de aynı taleplerimizi bir kez daha yükseltiyoruz. Acil demokrasi istiyoruz. Bu halk, adil, özgür ve eşit bir ülkede yaşamayı hak ediyor. Haklarımızı istiyoruz, alana kadar direneceğiz!” dedi.  

“GEZİ’DE CANLARIMIZI KAYBETTİK” 

Gezi parkı eylemlerinde hayatını kaybedenleri de anan Başkan Sarı, “Gezi’de canlarımızı bıraktık. Mehmet Ayvalıtaş, Abdullah Cömert, Ethem Sarısülük, Hasan Ferit Gedik, Medeni Yıldırım, Ahmet Atakan, Ali İsmail Korkmaz ve Berkin Elvan için direneceğiz! Düşlerdeki özgür dünyayı kuracağız. Onlara sözümüzdür. Gezi bizim dünümüz değil geleceğimizdir. Kayyumlarla, kararnamelerle gasp edilen demokrasinin parlak ve temiz geleceği için en somut dayanağımızdır. Mazide kalmayacak kadar büyük ve hayatidir” diye konuştu.  

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.