Dr. Çamlı’dan iktidara ‘salgın’ resti: Sorumluluklarını yerine getiremiyorlarsa istifa etsinler

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- Türkiye bir yıldan uzun bir süredir koronavirüs salgınıyla mücadele ediyor. Salgınla mücadele kapsamında ikinci kez uygulanan kısmi karantina ise 1 Mart tarihiyle sona ermiş ve kontrollü normalleşme ikinci kez başlamıştı.

Ancak tedbirlerde esnetilmelerin başlamasının ardından vaka sayılarında da hızlı bir artış meydana geldi.

Kontrollü normalleşme öncesinde ortalama 10 binlerde olan günlük vaka sayısı 250 binlerin üzerine çıkarken ülkenin koronavirüs rengi de tamamen kırmızıya dönmeye başladı.

Salgında gelinen son noktayı Egepostası’na değerlendiren İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Lütfi Çamlı, salgın sürecinin efektif ve şeffaf bir şekilde yönetilmediğini söyledi. Henüz 3. pikin zirvesinin görülmediğini ifade eden Başkan Çamlı, acil kapanma çağrısı yaptı.

"FELAKETE DOĞRU GİDİYORUZ"

Vaka sayıları yükselişteyken “kontrollü normalleşme” sürecinin başlamasının salgın sürecini olumsuz etkilediğine dikkat çeken Başkan Çamlı, “Şubat ayı ortasından itibaren yükselmeye başlayan bir hasta sayısı var. Mart başında kontrollü normalleşme süreci başlatıldığında aslında vaka sayıları artmaya başlamıştı ve bütün uyarılarımıza rağmen bu süreç başlatıldı. Martın başında yaklaşık 9 bin olan vaka sayısı şu anda 55 binlere çıkmış durumda ve 60 civarındaki ölüm sayıları da 275’lere çıkmış durumda. Bu süreçte ekstradan alınan bir tedbir de yok. Adı hala ‘kontrollü normalleşme’ yani hala bir açılımdan bahsedilmekte. Oysa bir felakete doğru gidiyoruz. Bu, çok net bir şekilde ortada. Test pozitifleri oranları bütün illerde çok yüksek seviyelere ulaştı” dedi.

“TOPLUMSAL BİR AŞILAMA ORANINA 2021’DE ULAŞMAMIZ SÖZ KONUSU DEĞİL”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ramazan döneminde vaka sayılarının birkaç bine düşmesi durumunda mayıs ayında başlayacak olan turizm sezonuna o şekilde girilmesi ifadelerini de değerlendiren Başkan Çamlı, “Herhangi bir önlem almadan bu vaka sayılarının nasıl düşeceğini düşünüyorlar? Yani mayısta birkaç binlere düşeceği konusunda neye güvenilerek açıklama yapılıyor anlamıyorum. Sadece Cumartesi günleri yasağı getirilmesiyle vakaların azalacağını düşünüyorlarsa bu kesinlikle olabilir bir şey değil. Burada unutulan ve göz önüne alınmayan temel nokta şu: Bu virüs önceki pikte gördüğümüz virüs değil. Bu bir varyant virüs ve bulaşıcılığı çok yüksek. Daha ağır tablolar yapıyor” dedi ve sözlerini şu şekilde sürdürdü; “Yüzde 10-12’lik bir aşılama var. Böyle bir aşılamayla salgını ya da vefatları azaltabilmemiz mümkün değil. Yakın dönemde bu aşılamanın çok yüksek oranlara çıkması gibi bir beklentimiz de yok. Toplumsal bir aşılama oranına 2021’de ulaşmamız söz konusu değil. Durum böyleyken nasıl bir uygulama yapılacak ki yaklaşık bir ay içinde 5-6 katına çıkan vaka sayıları düşüreceğiz ve turizm sezonuna gireceğiz? Bu, gerçekten aklın almadığı bir durum.”

“TARAFLAR SORUMLULUĞU BİRBİRLERİNE ATIYORLAR”

Pandemi sürecinin şeffaf yönetilmediğini ifade eden Başkan Çamlı, Bilim Kurulu ve siyasi iktidarın, salgının sorumluluğunu birbirlerine attıklarını belirtti ve “Bugün baktığımız zaman aslında pandemiyi kimi yönettiği de net değil. Sorduğunuz zaman ‘Eğer bize sorulsaydı böyle olmazdı ‘ diyor Bilim Kurulu üyesi. ‘Sonuçta salgının yönetimi siyasi iktidardadır’ diyor ve bu da yalanlanmadı. Şu açıklanmalı: Bilim Kurulu süreç boyunca ne önermiş, siyasi iktidar bunu ne kadarını yapmış ya da yapmamış. Bunun kamuoyuyla şeffaf bir şekilde paylaşılması lazım. Çünkü taraflar sorumluluğu birbirlerine atıyorlar. Bunun, 55 bin vakanın ve 275 bin ölümün önlenebilir, aşısı olan bir hastalıktan olduğunu göz önüne aldığımızda sorumlusu kim? Bunun bilinmesi lazım. Sürekli olarak şu söylendi; ‘Biz toplumun 65 yaş üstünü aşıladık. Vefatlar ve ağır hastalıklar genellikle bu kesimdeydi. Bu kesimi aşıladığımız için vefatlar ve ağır hastalıklar artmayacaktır ve hastaneler dolmayacaktır’ diye açıklama yapıldı. Ama şu anda hastaneler dolu” dedi. 

“ZİRVEYİ DAHA GÖRMEDİK”

Mutant virüsün önceki virüsten çok daha bulaşıcı olduğunun altını çizen Başkan Çamlı, hem İzmir’de hem de ülke genelinde yoğun bakımların dolduğunu belirtti ve vaka sayılarındaki iyileşme için ek tedbirlerin zorunlu olduğunu söyledi. Başkan Çamlı, “Şu an İzmir’de hastaneler full ve yeni yoğun bakım açma çalışmaları var. Bu durum tüm Türkiye’de böyle. Yoğun bakımlar, pandemi servisleri dolu ve filyasyon ekipleri sahada vaklara yetişemiyorlar. Şu an Türkiye’de 400 bine yakın aktif vaka var. Ve daha biz zirveyi görmedik. Pandemi artmaya devam ediyor. Bunun zirveye ulaşması ve inmesi lazım. Bunun için tedbir almalıyız ama aldığımız hiçbir tedbir yok ki! Son bir buçuk ayda 16 öğretmen Covid’ten vefat etti ama hala yüz yüze eğitim devam ediyor. Nasıl düşecek bu? 60 bine çıkacak kendiliğinden düşeceğini mi bekliyorlar? Böyle bir şey yok. Eğer bir tedbir alınmazsa bu vakalar daha çok artacak. Önceki virüsle mukayese etmek büyük yanılgı. Varyant virüste hafta sonu yasaklarının işe yaramadığını ve ek tedbirlerin hayata geçirilmesi gerektiğini artan vaka ve vefat sayılarından görüyoruz” diye konuştu.

"HÜKÜMET KANAL İSTANBUL’A HARCAYACAĞI PARAYI BURAYA HARCASA..."

Vaka sayılarının artışındaki etmenlerin açık olduğunu ve bu etmenlerin göz önünde bulundurularak birtakım yeni tedbirlerin hayata geçirilmesi gerektiğini ifade eden Başkan Çamlı, tam kapanma çağrısı yaptı ve alınabilecek tedbirlere ilişkin şunları söyledi; “Kapalı ve kalabalık ortamlar bu enfeksiyonun yayılmasındaki en önemli etken. Dolayısıyla toplumsal hareketliliği azaltmamız gerekiyor. Bundan doğabilecek ekonomik ve sosyal mağduriyetler de kapsamlı bir destek  paketiyle giderilmeli. İkincisi filyasyon, bilimsel temellerde yapılmalı. Siz hem ‘Ülkde yüzde 99.9 filyasyon yapıyoruz’ diyorsunuz ama vaka sayıları artıyor. O zaman filasyonu doğru yapmadığınız ortaya çıkıyor. İzolasyon ve karantina tedbirleri çok ciddi bir biçimde yerine getirilmeli ve takip edilmeli. Siz pozitif olan vatandaşı karantinaya alıyorsunuz ama işsiz adam. Çalışmaya gidiyor. Eğer bu takip yapılamıyorsa sahra hastaneleri ve yurtlar ayarlanıp yerel yönetimlerin harekete geçmesi ve bu tür vakalarla temasa geçip takiplerini bu şekilde yapmaları lazım. Aşılama hızının hızla artırılması ve aşı teminin artırılması lazım. Kesinlikle şeffaf bir yönetime ihtiyaç var. Bilim Kurulu ne öneriyor? Bunların bilinmesi lazım ama şeffaf bir yönetim yok hala. Hala salgınla değil algıyla yönetiliyor işler. Test sayısı artırıldı ama yeterli değil. Test sayısı daha da artırılmalı. Yeterli maske dağıtımı yapılmalı ve ücretsiz bir şekilde vatandaşlara ulaştırılmalı. Toplu taşımada yoğunluğu azaltmak için sağlık ve gıda gibi zaruri sektörler dışında kapanma hayata geçmeli. Ama dediğim gibi bu konudan doğacak sosyal ve ekonomik mağduriyetler giderilmeli. Hükümet Kanal İstanbul’a harcayacağı parayı buraya harcasa... Sağlıktan mühim hiçbir şey yok.

“YÖNETME KAPASİTELERİNİN OLMADIĞI BELLİ OLDU”

Mevcut iktidarın salgın yönetiminde sınıfta kaldığına dikkat çeken Başkan Çamlı, “Pandemi yönetimine karşı halkın güveni kayboldu. Yönetemedikleri ve böyle bir yönetme kapasitelerinin olmadığı belli oldu. O yüzden sorumluluklarını yerine getiremiyorlarsa istifa etsinler” dedi.