Dolar 32,5662
%0.08
Euro 34,9973
%0.48
Altın 2.431,200
%0.33
Bist-100 9.777,00
%0.56

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Dr. Çamlı İzmirlileri uyardı: Vaka sayıları düştü ama...

Dr. Çamlı İzmirlileri uyardı: Vaka sayıları düştü ama...

Koronavirüsle mücadele kapsamında 29 Nisan tarihinde başlayan ‘tam kapanma’ süreci 17 Mayıs Pazartesi günü sona erecek. İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, kapanmada İzmir’deki vaka sayılarda yüzde 50’ye varan düşüş olduğunu söylemişti. Salgında İzmir’in geldiği noktayı değerlendiren İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Lütfi Çamlı, düşüşün umut verici olduğunu ifade ederken vatandaşları rehavete kapılmamaları için uyardı ve “İzmir’deki vaka sayıları yüzde 50 düşse bile hala yüksek. Hala kırmızı bir iliz. Vaka sayıları yüzde 50 azalmış olsa da hala güvenli ya da pandeminin kontrol altına alındığı bir il haline gelmedi hala risk var” dedi.

  • Ege Postası
  • 14.05.2021 - 18:52

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- Türkiye, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi kararıyla 29 Nisan tarihinde koronavirüsle mücadele kapsamıda ‘tam kapanma’ sürecine girmişti.

Yaklaşık 3 hafta sürecek olan ‘tam kapanma’ dönemi 17 Mayıs Pazartesi 05.00 itibariyle sona erecek. 

‘Tam kapanmada’ sona yaklaşılırken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün yaptığı açıklamayla Pazartesi gününden itibaren kontrollü normalleşmenin başlayacağını duyurdu.

Kontrollü normalleşme kapsamında kafe ve restoranlar yeniden hizmet vermeye başlarken okullar eğitim dönemini uzaktan eğitimle tamamlayacak.

Kararı yorumlayan İzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Lütfi Çamlı, kapalı alanlarda yığılmaların olmamasına dikkat edilmesi şartıyla açık alanlarda tedbirlere uyularak kademeli bir normalleşmenin salgını olumsuz etkilemeyeceğini söyledi. Öte yandan İzmir’deki vaka düşüşünü de yorumlayan Başkan Çamlı, vaka düşüşün umut verici olduğunu söylerken İzmir’in hala yüksek riskli iller arasında olduğuna dikkat çekerken İzmirlileri rehavete kapılmalaları hususunda uyardı.

“İLK AÇILMASI GEREKEN YERLER...”

Ülke genelinde vaka sayılarının düşmesinin olumlu olduğunu ancak yine de dünyada en çok vaka sayısı olan ülkeler arasında olduğumuzun altını çizen Başkan Çamlı, ““Vaka sayıları 10 binlere düştü ama 10 bin vaka sayısı az bir sayı mı? Biz bu vaka sayılarıyla dünyada hala yeni olgu sayısı açısından bakıldığında ilk beşe girebiliriz. Bu vakalar az sayılar değil. İkincisi, böyle kapanmaların sonunda kontrolsüz açılımlar bizi başladığımız noktaya ger çeviriyor. İlk yapılması gereken şey şu: Açılacak sektörlerin pandeminin gidişatına olacak etkilerinin değerlendirilmesi gerekiyor. Bütün bunlar bilimsel çerçevede yorumlanmalı. Bu bağlamda baktığımızda ilk açılması gereken yerler kafe ve restoranlar değil, okullar. Eğitim çok aksadı. Çocuklar hem psikolojik hem bedensel hem de nörolojik gelişim açısından ciddi sorunlar yaşıyorlar. Okul öncesi, ilkokullar ve özel eğitimlerde öğretmenlerin hızlı bir şekilde aşılanması ve altyapıdaki birtakım sorunların giderilmesiyle eğitim açılabilir. Eğitimi açmazken ve eğitimin açılması durumunda salgını olumsuz etkilemeyeceğine dair bu kadar da veri varken bir anda kalabalık ve kapalı ortamlarda insanların kontrolsüz ve kademesiz bir şekilde toplanmasına izin vermek çok da iyi olmayacaktır” dedi.

“AÇIK ALANDAKİ HAREKETLENMELERDEN ÇOK DA KORKMAYABİLİRİZ”

Açık havada sosyal mesafe kurallarına uygun olarak bazı açılımların yapılabileceğini aktaran Başkan Çamlı, varyant virüsün kapalı ortamlarda yayılma hızının çok yüksek olduğuna dikkat çekti ve “Açık hava ve dış ortamlar teşvik edilebilir. Dikkat edilmesi gereken şey, kapalı alanlarda toplanmalara izin vermeyecek açılımların yapılması. Açık havada bulaş düşük. Bizim için risk grubu daha çok kapalı çalışma ortamları. Kapalı alanlarda fiziksel mesafenin sağlanamaması ve havalandırmanın iyi sağlanamadığı alanlarda uzun süreli birliktelikler bulaş açısından çok önemli. Dolayısıyla açık alanlardan çok korkmuyoruz. Ama kapalı ortamlardaki çalışma koşullarından rahatsız oluyoruz. Bu bağlamda toplu taşımlar çok önemli. Eğer toplu taşımaya talep artacaksa bu da ciddi bir sorun oluşturabilir. Üçüncüsü de ev içi bulaşlar ve ziyaretler... Yasakların kalkmasıyla kapalı ortamdaki uzun süreli, fiziksel mesafe ve maskeye dikkat edilmeyen durumlar en önemli risk faktörleri. Bu nedenle açık alandaki hareketlenmelerden çok da korkmayabiliriz. Ama burada da mutlaka maske ve fiziksel mesafeye çok dikkat etmek gerekiyor” diye konuştu.

“ADETA SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI KONULDU”

Başkan Çamlı, mutant virüsle birlikle salgında dikkat edilmesi gereken kurallara bir yenisinin daha eklendiğini söyledi ve “Salgında maske, mesafe ve hijyen kuralı vardı. Varyant virüsle ilgili deneyimlerden sonra dördüncü olarak kapalı ortamdan uzak durmanın da eklenmesi gerekiyor. ‘Tam kapanma’ denilen süreçlerde gördük ki kapalı ortamlarda çalışmalar devam etti. Bu insanlar sokağa çıkamadılar, adeta sokağa çıkma yasağı konuldu. Ama buna karşın kapalı ortamlarda çalışmaya devam ettiler.  İnsanların açık alanda bulunmasına izin verilebilir ama özellikle iyi havalandırılmayan kapalı ortamlardaki kalabalıklar risk oluşturabilir” ifadelerini kullandı.

“HALA KIRMIZI BİR İLİZ”

İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, geçtiğimiz günlerde İzmir’deki vaka sayılarında yüzde 50’ye varan düşüş olduğunu söylemişti. İzmir’deki vaksa sayısındaki düşüşü de değerlendiren Başkan Çamlı, düşüşün olumlu olduğunu ancak İzmir’de salgın riskinin hala devam ettiğini ifade etti ve şunları söyledi; “Elimizde net veriler yok ama İzmir’deki vaka sayılarında bir düşüş olduğu da kesin. Ancak İzmir’deki vaka sayıları yüzde 50 düşse bile hala yüksek. Geçtiğimiz hafta İzmir’deki vaka sayıları 100 binde 161 olarak açıklandı. Daha önce bu sayılar 100 binde 400’lerin üzerine çıkmıştı. Oradan 160’lara indi. Bunlar resmi açıklamalar. Ancak maalesef süreç şeffaf yürütülmediği için toplumun resmi açıklamalara karşı güven kaybı oldu. Resmi açıklamaları dikkate aldığımızda bile 100 binde 160’la hala yüksek riskli il grubuna giriyor. Hala kırmızı bir iliz. Vaka sayıları yüzde 50 azalmış olsa da hala güvenli ya da pandeminin kontrol altına alındığı bir il haline gelmedi hala risk var. Bu tür açıklamalardaki en büyük sorun vatandaşı rehavete sokabilmesi. Dolayısıyla gerçekleri konuşmak lazım. Vakanın düşmesi tabii ki de güzel ve umut verici ama vaka sayısı hala yüksek. Bu ani düşüşte, vatandaşın vaka sayılarındaki artışı görerek kendini geri çekmesi ve tedbirlere çok daha katı bir şekilde uymasının da rolü olduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla vakalar yüzde 50 düştü, artık açılıyoruz gibi açıklamalar, vatandaşta rehavet olarak bize geri dönebilir. Bu nedenle salgının hala devam ettiği ve bizim çok rüskli il olduğumuz gerçeğinin üstünü örtmemeli.”

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.