Dolar 32,5192
%-0.06
Euro 34,8732
%0.13
Altın 2.432,040
%0.37
Bist-100 9.775,00
%0.55

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Başkan Soyer’den yetkililere çağrı: Orman Genel Müdürlüğünün bütçesi artırılmalı

Başkan Soyer’den yetkililere çağrı: Orman Genel Müdürlüğünün bütçesi artırılmalı

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, 18 Ağustos büyük İzmir yangının 2. yıldönümünde “Yeşil Seferberlik” hareketi hakkında yaptıkları çalışmalar ve yol haritası hakkında bilgi verdi. Başkan Soyer ayrıca yangınlarla mücadelede Orman Genel Müdürlüğü’nün önemine de dikkat çekti ve “Orman Genel Müdürlüğü’nün bütçesini artırmak zorundayız. Orman Genel Müdürlüğü döner sermaye üzerinden gelir sağlıyor Oranın rahatlatıp kaynağını artırması lazım” dedi.

  • Ege Postası
  • 18.08.2021 - 14:09

EGEPOSTASI- İzmir, 18 Ağustos 2019 tarihinde bir yangın felaketiyle karşı karşıya kalmıştı. Karabağlar ilçesinde çıkan ve 53 saatte kontrol altına alınabilen yangında 500 hektarlık alan kül olmuştu.
Yangının ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi, yangınları engellemek ve yangınla mücadele için düğmeye basmış ve birtakım çalışmalara başlamıştı.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, katıldığı bir canlı yayında yangından tam iki yıl sonra büyükşehirin yangınlarla mücadele konusunda yol haritasını açıklarken alınan önlemlere ilişkin de bilgi verdi.

“ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NÜN BÜTÇESİ ARTIRILMALI”

Küresel iklim krizi nedeniyle yangın gibi felaketlerle daha çok karşılaşılacağını ifade eden Başkan Soyer, mücadelede başarılı olabilmek için Orman Genel Müdürlüğü’nün bütçesinin artırılması gerektiğini söyledi ve “Biz 2 sene önce felaketin büyüğünü yaşamıştık bu yıl Manavgat’ta Bodrumda ve birçok yerde yaşananları 2 yıl önce tecrübe ettik o zaman içimiz parçalandı ve anladık ki iklim kriz nedeniyle başımıza gelen felaketler artarak devam edecek. Bütün yaşanan sel, yangın gibi felaketler bunun semptomları olarak ortaya çıkıyor. Artık hasta bir gezegenimiz var. Gezegenin hasta olması bizi de hasta yapar ve bizim bunu iyileştirmemiz lazım. Biz 2 senedir yangına dayanıklı ağaç dikimiyle bilgi bir çalışma başlattık. Bu kapsamda sandal ağacı, meşe gibi fidanları yetiştirmek için çalışmaya başladık ve bu son baharda bunları dikebilecek hale gedik. ‘Bir fidan bir dünya’ kampanyası başlattık. O kampanyayla bu ağaçların dikimini başlatacağız ve herkesi dahil olmaya davet ediyoruz. Yaptığımız bütün çalışmalar felaketlere karşı dayanıklı hale gelebilmek için yapmamız gerekeler başlığında toplanıyor. Bunun ilki dayanışma. Orman Genel Müdürlüğüyle koordineli olmak zorundayız ama öncelikle Orman Genel Müdürlüğü’nün bütçesini artırmak zorundayız. Orman Genel Müdürlüğü döner sermaye üzerinden gelir sağlıyor Oranın rahatlatıp kaynağını artırması lazım” dedi.

ÖNEMLİ OLAN SÖNDÜRMEK DEĞİL ENGELLEMEK

Önemli olanın yangınla mücadele etmek değil çıkmasını engellemek olduğunun altını çizen Başkan Soyer, “Biz sadece yangın olduğunda onu nasıl söndürürüz diye kıvranmak istemiyoruz. Nasıl koruyabiliriz düşünüyoruz. Bunun için çalışma başlattık 60’ın üzeninde köyümüze tankerler götürdük. Tazyikli su atabilen tankerler bunlar. Bu sayede geçen hafta 2 yangını engelleyebildik. Çünkü köylüler ellerinde imkan varsa müdahale ediyor. Bunun yanında pompa, jeneratör ve yanmaz yangın hortumu kiti dağıtıyoruz. İkinci olarak da orman gönüllüleri çalışması başlattık burada anlam şu: Sadece yangına nasıl müdahale edileceği değil, ormanın nasıl korunması gerektiğiyle ilgili de eğitim alacaklar. Kısacası bir yandan yangın büyümesin diye yapılması gerekenler var. Bir yandan da ormanın hayatımızda ne kadar kıymetli olduğunu örenmemiz ve insanları orman ekolojisiyle buluşturmamız lazım. Ayrıca ormanları ekonomi değil ekoloji açısından da değerlendirmek lazım. Ancak bu şekilde iklim kriziyle baş edebiliriz” dedi.

“BİZ DOĞAYA ZARAR VERMEYELİM VE KORUYALIM”

Yanan alanlarda doğanın şimdiden kendini yenilemeye başladığını kaydeden Başkan Soyer, “Çok şükür doğanın kendini yenileme gücü en büyük tesellimiz. Ama biz doğanın önünde engel olmayalım yeter. Biz doğaya zarar vermeyelim ve koruyalım. Doğanın kendini yenileme gücü karşısında sadece hayranlık duyabilirim. Bütün o faciadan sonra yepyeni filizler doğdu. Ama bunlar insanlık için büyük zaman kayıpları. Eskiden gölgesinde oturulan ağaçlar vardı. Şu anda çıkan yeşilliklerle teselli buluyoruz.

“ORMANI ÇAM TARLASI OLARAK GÖRMEKTENSE…”

Sadece yangınlarla mücadele için değil doğanın zenginleştirilmesi ve ekolojik dengenin korunması için de çalışmalar yürüttüklerini belirten Başkan Soyer, ‘Hoş geldin Bebek’ kampanyasında da bahsetti ve şunları söyledi; “Hoş geldin bebek adıyla yaptığımız bir çalışma var. İzmir’de her doğan bebeğe bir ağaç dikiyoruz ev bunlar yangına dirençli oluyor. Böylece hem orman ekonomisini sadece kereste üzerinden değil, bal üretimiyle vs. bir bütün olarak görüyoruz. Ormanı çam tarlası olarak görmektense başka bir zenginliği getirmiş oluyoruz. Bunu da her doğan bebekle buluşturarak bu bilinci artırmaya çalışıyoruz.”

“BİZ DOĞAYA AİTİZ”

Başkan Soyer, İzmir’in sıcak iklim kenti olduğunu ve sıcak havaların yangın riskini artırdığının farkında olduklarını söyledi. Bu kapsamda ekolojik denge ve yeşil alanlarına artması için başlattıkları başka bir projeye de değinen Başkan Soyer, “Yeşil koridorlar oluşturuyoruz. Parklarımız birbirine bağlıyoruz. İnsan doğada ne kadar vakit geçirirse o kadar iyileşiyor. Çünkü biz doğaya aitiz. O yüzden doğayla daha çok vakit geçirmeye ihtiyacımız var. Bu yüzden yaşayan park dediğimiz projeyle bütün parklarımızı yeşil koridorla birbirine bağlıyoruz. Bunu da o yangına dayanıklı ağaçlarla yapıyoruz.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.