CHP’li vekiller afet bölgesinde gördüklerini aktardı

BERİVAN KAYA/EGEPOSTASI- Türkiye 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli meydana gelen  ve 11 ilde etkili olan depremlerle yıkıldı. Depremlerin yaraları henüz sarılmamışken dün de Hatay'ın Defne ve Samandağ'ı ilçeleri peş peşe depremlerle sarsıldı.

Yıkıcı depremlerle yolların kullanıma elverişsiz hale gelirken bölgedeki hava şartları sebebiyle kapanan yollar afetten etkilenen köylere yardımın geç ulaştırılmasına sebep oldu.

CHP İzmir Milletvekilleri bölgede yaptıkları incelemelerin ardından Ege Postası’na izlenimlerini aktardı.

‘’İLK 5 GÜN KÖYLERE YARIM GİTMEDİ!’’

Hatay ve Kahramanmaraş’ta incelemelerde bulunan CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, ‘’Bazı köylere ulaştık. Bir çok köyde yıkım var. Biz Kahramanmaraş köylerine gittik. İlk 5 gün köylere düzenli yardım gitmedi, sonradan yardımlar gitmeye başladı. Hatay’ın köylerine de yardımlar ulaştı. Çadırlar peyderpey kuruldu ve bulşan deprezmedeler ise güç bela aldı. Salgın için önlem yok. İzmr ve İstanbul belediyelerinin gönderdiği temizlik araçları temizlemeye çalışıyor ama halen sıkıntı var’’ dedi.

‘’EKSİK KALAN AFAD VE KIZILAY’’

Deprem sonrası doktorların salgın hastalık uyarılarına dikkat çeken Atila Sertel, ‘’Hatay Samandağ’da 2-3 tane uyuz vakası vardı. Doktorlar uyarıda bulundu ve ilaç istedi. Yerel yönetimler her konuda yardımcı oldular. Barınmadan ısınmaya yemekten hijyen malzemelerine kadar her noktada elinden geleni yapıyor. Bölgede eksik kalan AFAD ve Kızılay. Halen seyyar tuvalet, çadır ve hijyen malzemeleri ile ilgili yardım çağrıları var. Hatay’da stadın oradaki Kızılay deposu boşalmış, Kızılay gıda maddesi vs.temin edemiyor. Antakya Organize’deki depoda da kısmen erzak var. Kızılay’ın gönüllüleri gıdadan hijyene battaniyeden elektirkli sobaya kadar her türlü malzemenin gelmesini bekliyor, gelirse dağıtacaklar ama Kızılay bölgede yetersiz kaldı’’ ifadelerine yer verdi.

KÖYLER ÇADIR VE KONTEYNER ÇAĞRISI

Köylerde çoğu evin kullanılamaz halde olduğunu aktaran CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan ise açıklamasında,  ‘’ Malatya Akçadağ’ın köylerine gittik. Köylerde yıkım çok büyük. Ölüm sayısı az ama yüzde 90 oranında yıkım var. İnsanlar evlerine giremiyor. Ayakta kalan evlerde de birden çok aile bir arada yaşamak zorunda. Bir evin içinde 30-40 kişi yaşıyor. Ciddi anlamda gıda, odun ve kömür problem var. Kentte evine giremeyen köye gelmiş. Dolayısıyla köylerdeki vatandaşların kış için bir hazırlığı yoktu ve yiyecek ve yakacak noktasında büyük problem yaşanıyor. Yıkım çok yüksek olduğu için insanlar çadırda kalmak zorunda. Çadır az çadır, bulanlarda soğuktan çadırda barınamıyorlar. Kürecik bölgesinin rakımı çok yüksek ve hava sıcaklığı geceleri eksi 20’leri buluyor. Soba yakıyorlar ama yakacak yetiştiremiyorlar. Vatandaşlar oralara konteyner istiyor. Ben İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin aracına ve kendi aracıma gıda kolileri doldurdum. Köylülere gıda kolisi dağıttım ve köylülerin sorunlarını dinleyerek ihtiyaçlarını listeledim. O ihtiyaçlar da Veli Ağbaba öncülüğünde kurulan koordinasyon merkezimiz temin ediyor. Biz, yerel yönetimlerin desteğiyle çadır ve konteyner dışında köylere her türlü yardımı temin edebiliyoruz’’ dedi.

CHP’Lİ BAKAN BÜYÜK TEHLİKE ATLATTI

Köy yollarının hava şartlarından dolayı kapandığını belirten Bakan, aracının kaydığını ve uçurumdan düşmekten son anda kurtulduğunu aktardı. CHP’li Bakan açıklamasında, ‘’İlk üç gün yollar kapalıydı ve köylülere yardım ulaşmadı. Yardımları TSK helikopter ile bıraktı, köylüler oradan yardımları almaya çalışmışlar. Sonradan yollar açıldı ama halen yollar kar ve buz. Oralara çıkmak kolay değil. Benim aracım kaydı, uçuruma düşecektik, zor kurtulduk. Salgın hastalıklara karşı bir önlem yok. Hijyen malzemeleri yok. İnsanların banyo yapacağı imkan yok. Salgın hastalığa yönelik atılmış bir önlem yok. Gıdaya ulaşılıyor ama gıda ihtiyacı sürekli bir ihtiyaç. Sürekli takviye yapmak gerekiyor. Bu soğuklarda en önemli ihtiyaç konteyner. İzmir Büyükşehir Belediyesi konteyner kentlerle için büyük bir organizasyon yapacak ve bir çok bölgeye konteyner kent kuracak’’ dedi.

BAYIR: İLK 48 SAATTE DEVLET YOKTU

Depremden sonraki 48 saati bir kopuş olarak değerlendiren CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, ‘’Merkezdeki yıkımdan dolayı köylere gitmeye zaman bulamadık. Köylerden yardım isteyenler bizlere ulaştı bunlar raporlaştı. 90 milletvekili o bölgede görev yaptık. İlk günlerde ciddi bir kopuş vardı. İlk 48 saat kimse bir şey yapamadı. İlk 48 saatte devlet yoktu. 3. günden itibaren ambulanslar, dozerler gözükmeye başladı. Antakya merkezdeki yüzde 80 bina yıkılmış durumdaydı, tam bir facia’’ dedi.

EN ACİL İHTİYAÇLAR; SEYYAR TUVALET, ÇADIR VE KONTEYNER

Depremzedelerin acil ihtiyaçları hakkında bilgilendirme yapan Bayır, ‘’Şu an sadece cesetlerle ilgili bir ilaçlama işlemi var. Kurulan Sahra Hastanelerine ishal ve uyuz vakaları gelmeye başladı. Temiz su bulma meselesi ile bağlantılı bir durum. Şebeke de zarar gördüğü için su bazı ilçelerde akmıyor. Tankerlerle su taşınıyor. Konteyner kentlere ve çadır kentlere İzmir’den, İstanbul’a su depoları geldi. Yeni yeni su sorunu aşılmaya çalışılıyor. İlk 10 gün kimse banyo yapamadı. Hijyen ürünleri yeterli değil. Suyu bulsa sabunu bulamıyor. Gelen yardımlarda kıyafet çoktu ama kullanılmaz hale geldi. Stad ortasına eşyaları yığdılar, insanlar oradan kendilerine uygun kıyafet bulmaya çalıştı. İkinci el kıyafet gönderilmişti, biz İzmir’de ikinci el kabul etmemiştik. İç çamaşırı ve çorap talebi çok yoğun. İlk günlerde yiyecek sorunu vardı. 3 gün sonra yiyecek bulundu. O yiyeceklerle kurulan geçici lokantalarda stoklar tükenmeye başladı. Kuru erzaklara ihtiyaç var. En önemli şeylerden biri de tuvaletlerin olmamasıydı. Depremzedeler yemek bulsalarda yiyemediler, çünkü tuvalet ihtiyacınızı karşılamıyorlardı. Çadırkentlere  tuvaletler yeni yeni kuruldu’’ dedi.

‘’KENT TAMAMEN YIKILACAK’’

Kentin tamamen yıkılacağını belirten Bayır, ‘’Buradaki bu yıkıntı 1.5 yıldan önce ayağa kalkmaz. Kent tamamen yıkılacak. İnşaatların yüzde 50’si yıkılmış, yüzde 20’si yan yatmış, yüzde 20’sinin ise duvarı patlamış. Binaların yüzde 90’ı oturulamaz durumda’’ ifadelerine yer verdi.