Dolar 32,4643
%-0.07
Euro 34,8355
%-0.39
Altın 2.446,990
%0.44
Bist-100 9.878,00
%1.66

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°

'Köy'de yaşamaya devam mı edelim'

Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen meclis toplantısında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun “İzmir, İstanbul’a benzemesin” açıklamasıyla ve ardından dava çıkışıyla gündeme gelen Mavişehir’de yaklaşık 115 dönümlük spor alanının imara açılmasına yönelik imar değişikliği talebinin tartışmaları kentin gündemini meşgul etmeye devam ediyor…

Öncelikle geçtiğimiz yıllarda burası ile ilgili yaşanan gelişmeleri hatırlamak lazım…

Dönemin Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak, Belediye Başkan Yardımcısı ve Karşıyaka Spor Kulübü Başkanı Hüseyin Çalışkan konuyu ilk gündeme taşıyan isimler olmuştu.

Konu ile ilgili o dönem Karşıyaka Spor Kulübü’nde yönetici olan Hüseyin Çalışkan, basın toplantısı yapmış ve kamuoyunu bilgilendirmişti…

Yapılan anlaşmaya göre arazinin 60 dönümlük bölümüne Karşıyaka Stadı inşa edilecek, kalan yüzde 20’si de imara açılacaktı ve konut yapılacaktı.

Ancak, Karşıyaka Belediyesi’nin bu önerisini İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu olumsuz karşılamış ve gereken değişiklik Büyükşehir Belediyesi tarafından reddedilmişti.  

Bugün gelinen noktaya baktığımızda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Mavişehir’de nerdeyse tamamının imara açılmasını istediği imar durumunun sorumlusu kim'

Bunun en güzel yanıtını Karşıyaka Spor Kulübü eski Başkanı Hüseyin Çalışkan yaptığı açıklamayla verdi. Çalışkan yaşananları şu şekilde dile getirdi…

Açıklamasından kısa bir bölüm;

“Şehircilik bakımından bir öngörüsüzlük ve inattan ötürü büyük bir kayıp söz konusu, kaybeden kentimiz oldu. Şimdi oraya yapılacak konutlarda nefes alacak hiçbir yer kalmayacak. Oysa o gün o proje onaylanmış olsaydı, hem Karşıyaka olarak kendi stadımızı yapmış olacaktık, hem de bugün tartışılan tesis konusu geçmişte çözülmüş olacaktı. Karşıyaka’nın geleceği kurtulacaktı. İzmir tarihi bir fırsatı kaçırdı.” 

Peki, o dönem nasıl bir plan şekli çıkacaktı:

24 bin 300 metrekarelik kısmı, imar planında konut alanı olarak tescil edilip Kaya’ya verilecek.

Kalan 19 bin 220 metrekarelik alan da İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne devredilecek.

Kendisine kalacak alanda bölgedeki emsalleri gibi toplu konut yapacak Ali İhsan Kaya, projenin onaylanması durumunda kulübe 10 milyon TL de kaynak aktaracaktı.

Yönetim, kulübe verilecek alanın 34 bin metrekarelik bölümü için kapasitesi 5 bin artırılabilecek 26 bin kişilik stat projesi geliştirdi. Tesis, locaları ve bünyesindeki işletmelerle kulübe sürekli kaynak yaratacaktı.

Diğer 22 bin metrekarelik bölümde ise spor oteli veya spor hastanesi yapılacaktı. Kulüp, tesisten yılda 4 milyon dolar kazanacaktı.

Aslında bu planlamada kazanan herkes olacaktı…

Evet, bizimde her zaman dile getirdiğimiz gibi, İzmir’de yatırımcının önünün açılması gerekiyor. Başkan Kocaoğlu, “İzmir, İstanbul gibi olmasın” diyor…

Tamam olmasında...

Ama spor alanı olan bir yere yatırımcı kalkıp stat yapmak istiyorsa ve bunun karşılığında 100 dönüm arazinin % 20’sini konut alanı olarak istiyorsa ve siz bunu kabul etmiyorsanız ve bugün bu arazinin neredeyse  % 100’ü imara açılacak duruma geldiyse, bunun sorumlusu kim'

Mavişehir’deki alan imara açılır ve konut olursa Başkan Kocaoğlu bunun hesabını halka verecek mi'

Sanmam…

Başkan mutlaka buna da mantıklı bir açıklama yapacaktır…

Kocaoğlu açıklamasında “plana itiraz edip, dava açacağız diyor”

Oysa şuanda çıkmış bir plan yok.

Bakanlık belediyeye danışmadan böyle bir karar alıyor… Prosedür gereği Büyükşehir’e sorması gerekir, Büyükşehir bu alanla ilgili planlamayı bitirmiş olsaydı, bugün bunları konuşuyor olmayacaktık…

Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ne kadar kamuoyu oluşturmaya çalışırsa çalışsın bu davayı “direne direne kaybedecektir”

Klasik CHP’li belediye başkanı tartışması, biri çıkar doğru şeyler söyler, öteki doğrulardan söz eder. Sonuç atı alan Bakanlık, Mavişehir’i de geçer, Şemlikler’i de...

Deveye sormuşlar “neden boynun eğri” diye… O da yanıt vermiş “nerem doğru ki”

Başkan Kocaoğlu’nun ifade ettiği gibi “İzmir, İstanbul’a benzemesin”

Tamam, benzemesin, İstanbul sermayesi İzmir’e gelmesin, sanayicisi gelmesin, iş dünyası gelmesin, peki kim gelsin… İzmir’in ekonomisi gelişmesin, iş olanakları çoğalmasın, İzmirli iyi koşullarda yaşamasın ne yapsın…

'Köy'de yaşamaya devam etsin…

Sayın Başkan hemen yanı başımızda Manisa var, Sayın Başkan Manisa’nın nasıl geliştiğine bakarsa İzmir’in ne kadar geri kaldığını görecektir.  

Türkiye’nin 3. büyük kentinin nasıl gerilediğini hep birlikte görüyoruz…

Günlerce çalışmayan Metro, günlerdir çalışmayan Feribotlar ve yapılmayan vapur seferleri…

Ve mağdur olan İzmirliler…

İzmir’in kredi notu artarken,  caddelerindeki tabelalarda “İZDENİZ AŞ. grevi nedeniyle feribot ve vapur seferleri yapılmamaktadır” diyerek vatandaşa yapılan bilgilendirmeye nasıl bir not verilebilir…

İzmir’de belediyenin bu kadar geniş imkanlarına rağmen, vatandaşın mağdur edilmesine artık seyircisiz kalmamak gerekiyor…

Büyükşehir Belediyesi’nin İzmirlilere sunduğu her türlü hizmetin bedelini İzmirliler fazlasıyla ödüyor…  Metro inşaatı yapıyorsun yıllarca İzmirliler çile çekiyor.

Gemi satın alıyorsun gemiyi iskeleye yanaştıramıyorsun…

Aslında verecek o kadar çok örnek var ki, spor desen bütün takımlarımız küme düştü. Göztepe AK Partili vekiller sayesinde Süper Lig’e çıktı.  İzmir takımları kaç sezon deplasman da oynamak zorunda kaldı…

Bu takımlar için ne yapıldı…  Hükümetle kavga etmekten başka hiçbir şey…

Sanat desen İzmirli sanatçılara verilmiş destek yok…  İzmir’in bir tane sanat merkezi ya da topluluğu var mı'

Ben görmedim…

Daire başkanları tarafımıza bilgi verirse seviniriz…

Sanat anlayışı İstanbul’dan gelen ünlü sanatçıların verdiği konser ile binlerce kişiyi bir araya getiren bir eylem biçimini almış durum da…

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yetkilileri eğer İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin sanat ve spor ile nasıl ilgilenilmesini merak ediyorsa, 2009’da yapılan işlere baksınlar…

Yerel medyaya destek var mı'

Yok…

İzmir’in bir tane televizyonu yok…

Bu kimin ayıbı…

Bu da hükümet politikaları olsa gerek…

Yıllarca yerel medyaya verilmeyen destek yapılmayan tanıtımlar, sayesinde İzmir Büyükşehir Belediyesi “KÖY” belediyesi havasından çıkamamıştır…

İzmir’in en küçük ilçelerinden Menderes Belediyesi dahi İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden daha fazla yerel medyaya destek veriyor…   Yerel medyaya karınca kararınca destek veren Büyükşehir’in son dönemlerde ulusal medyaya verdiği desteği de unutmamak lazım… 

Ulusal kanallarda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tanıtımlarını görmek bir İzmirli olarak beni çok mutlu etti…

Son olarak şunu ifade etmek isterim ki, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kredi notu artarken, İzmirlilerin her geçen gün İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne olan inancı da azalıyor…