Dolar 32,4528
%-0.1
Euro 34,7909
%-0.52
Altın 2.439,730
%0.14
Bist-100 9.916,00
%2.05

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Mahkeme Başkanı'ndan sanığa: Buna tiyatro diyemezsin

Mahkeme Başkanı'ndan sanığa: Buna tiyatro diyemezsin

İzmir'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine ilişkin örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olduğu, 279 kişinin yargılandığı davanın görülmesine devam edildi. 

  • Ege Postası
  • 01.12.2017 - 09:18

İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya, bazı tutuklu sanıklar ile taraf avukatları katıldı.

Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayda alınan duruşmada tanıklardan Sahil Güvenlik Komutan Tuğamiral Bülent Olcay, darbe girişimi günü İzmir Sahil Güvenlik Hava Komutanlığındaki faaliyetlere ilişkin ifade verdi.

Tuğamiral Olcay, darbe girişiminin yaşandığı dönemde Sahil Güvenlik Komutanlığı Kurmay Başkanı olarak görev yaptığını, o gün kendisine yapılan görev arzında bilgisi dışında bir uçuş olduğunu gördüğünü ve bu durumu sorguladığını söyledi. 

Sahil Güvenlik uçağının önce Ankara'ya, ardından Atatürk Havalimanı ile Cengiz Topel Havalimanı'na uçuş yaptığı bilgisini aldığını ifade eden Olcay, tutuklu sanıklardan Bülent Özbaşaran'ın uçağı uçurduğu bilgisi üzerine sınıf arkadaşı olan Özbaşaran'ı aradığını kaydetti. 

Özbaşaran'ın kendisine "görevin ne olduğunu bilmiyorum, komutan 'kalk' diyor kalkıyorum, 'in' diyor iniyorum" dediğini söyleyen Olcay, bunun üzerine konuyu sorduğu eski Sahil Güvenlik Komutanı Hakan Üstem'in ise bunun eğitim uçuşu olduğunu söylediğini belirtti.

Olcay, "Darbe girişimi akşamı saat 20.00'de telefonum çaldı. Sahil Güvenlik Harekat Merkezi'nden yüzbaşı aradı. 'Genelkurmay Harekat Merkezi'nden albay aradı, direktifi havadaki tüm uçaklar yere inecek' dedi. Emri sorguladım. Sahil Güvenlik Komutanlığının arama kurtarma yapması gerekirse ne yapacağını düşündüm. Hakan Üstem'e rapor etmem gerekir diye düşündüm. Kendisi sıkıntı olmadığını söyledi. Uçağın Cengiz Topel Havalimanı'ndan kalkıp Adnan Menderes'e geleceği bilgisi üzerine durumu sorguladım. Harekat Merkezi vardiya amiriyle konuştum, sordum, Harekat Başkanı benim adımı duyunca çok sert bir şekilde kapattı. Bülent Özbaşaran'la (tutuklu sanık) konuşmalarımız oldu. 'Niye uçtun' dediğimde 'Hakan Üstem kaldırdı' yanıtını verdi." diye konuştu. 

Tutuklu sanık Bülent Özbaşaran ise suçlamalara yönelik, "Yolcu olarak uçtum. Uçuşumuzu gizlemedik. Doğal, planlı, programlı yönetmeliklere uygun şekilde uçtuk." dedi. 

Olcay ise "Sahil Güvenlik uçağı Ankara'ya çok nadir gider. Konuyu inceledikçe dikkatimi çekiyor. Ya Karadeniz'de ya Ege'de ya Marmara'da uçar. Bülent Özbaşaran Hakan Üstem'in konuyu emrettiğini söyledi." dedi. 

Olcay'ın ifadesi sonrasında söz alan tutuklu sanık eski Bölge Komutanı Kurmay Albay Murat Yılmazarslan, "Paranoyakça şeyler çıkartılmaya çalışılıyor, Ayhan Köseler ile gemi komutanının kamarasına gitmişiz." ifadelerini kullandı. 

Mahkeme Başkanı bunun üzerine "Bu şekilde ifadeler kullanmanı doğru bulmuyorum 'paranayokça yaklaşımlar' gibi müstehzi ifadeler kullanıyorsun. Söz aldığında agresif bir konuşma tarzın var. Seni men ediyorum." dedi. 

Murat Yılmazarslan ise "Ben de sizi kırmak istemezdim, çok fazla yükleniliyor, hiç hoş olmayan şeyler, öküz altında buzağı aranıyor, rahatsız oluyoruz." diye konuştu.

Mahkeme Başkanı, "Gizli tanık ifadelerinde Cumhurbaşkanı'nın bir gemide tutulacağı bilgisi var. Gemilerin seyir bilgilerinin tek tek incelenmesi öküzün altında buzağı aramak değil, buzağının altında öküzü görmektir." ifadelerini kullandı.

Tanık eski Ege Deniz Bölge Onarım Destek Komutanı emekli Bünyamin Demir darbe girişimi akşamı tutuklu sanık Murat Yılmazarslan'ın kendisini arayarak toplanma emri verdiğini belirtti. 

Emirle birliğine gittiğini söyleyen Demir, "Harekat Yıldırım" mesajı geldiğini mesaja baktığını ve mesajda tuğgeneral imzası yer aldığını gördüğünü ifade etti. 

Demir'in ifadesi sonrasında söz alan tutuklu sanık Murat Yılmazarslan'ın, "Birliğimizi teröre karşı nasıl koruyacağımızı biliyoruz ama böyle bir duruma karşı hazırlıklı değiliz. Biz terörle mücadeleden sorumlu il emniyet müdür yardımcısı Fatih Çankaya gibi örgütte hazırlık olduğundan mart ayından beri haberimiz yok. Biz bu olaya hazırlıklı değiliz." dedi. 

Bunun üzerine Mahkeme Başkanı "Böyle bir riskin olduğu kamuoyunda biliniyor. Böyle bir kalkışmanın olabileceği sivil kişilerin bile medyadan takip ettiği husus." dedi. Yılmazarslan ise "Ne tür hazırlıklar yapılmış, silahlı gruplar mı hazırlanmış, bu sadece 15 Temmuz olarak tartışılamaz, öncesinde ve sonrasında olanlar, bu tiyatro niçin oynandı, olayın irdelenmesi lazım." ifadelerini kullandı. 

Mahkeme Başkanı ise "Tanık beyanlarına karşı soru sormak için söz aldın. Bir mahkeme oluyor. Buna da tiyatro diyemezsin. O akşam yaşananlar tüm Türkiye'nin gözü önünde cereyan etti. Sana mikrofonu bunun için vermiyorum." dedi. 

Bu esnada Yılmazarslan'ın seyirci bölümünde oturan eşi Deniz Yılmazarslan alkış tutması ve "konuş albayım konuş" diye bağırması üzerine Yılmazarslan salondan çıkartıldı. 

Tanık Ege Deniz Bölge Komutanlığında görevli Astsubay Kıdemli Başçavuş Fatih Sarı 15 Temmuz'da nöbetçi astsubay olduğunu belirterek, tutuklu sanık eski komutan Yılmazarslan'ın tüm personeli birliğe çağırdığını, kendisinin de birliğe gittiğini ve komutanın kendisine silah durumunu sorduğunu kaydetti. 

Sarı, komutanın sorusu nedeniyle terör tehdidinden şüphelendiğini belirterek, "Terör ihbarı mı var' dedim. Gözleriyle onayladı. Tedbirler aldım. Komutan tekrar çağırdı. Silah istedi, silah ve 2 şarjör teslim ettim. 'Askerleri yatırabilirsin' dedi. Televizyon haberlerini gördüm. Birlik emniyetini almaya başladım. Sabah 8'de komutan aradı, silahı teslim etti." diye konuştu. 

Mahkeme Başkanı'nın "Böyle olağanüstü bir gecede jurnale neden rutin şeyler yazılmasını söyledin'" sorusuna Sarı, "Komutan Murat Yılmazarslan (tutuklu sanık) 'yazmayın' dedi. Normal yazdığım dışında bir şey yazmadım." yanıtını verdi. 

Tutuklu sanık Yılmazarslan söz alarak, "Birliğimizde her yerde kamera var. Bilgi saklama niyetim yoktu. Sadece yanlış anlaşılabilecek şeylerin yazılmasını istemedim." dedi. 

Mahkeme heyeti tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi. (AA)

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.