Dolar 32,3106
%0.19
Euro 35,1105
%-0.03
Altın 2.303,090
%1.12
Bist-100 9,06
%2.83

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Büyükşehir bütçe görüşmelerinde flaş karar: Büyükşehir Binası yıkılacak

Büyükşehir bütçe görüşmelerinde flaş karar: Büyükşehir Binası yıkılacak

İzmir Büyükşehir Belediyesi Kasım ayı olağan Meclis toplantısı 9. bileşimi İsmet İnönü Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi. Oturumda, İzmir Büyükşehir Belediyesi 2021 yılı performans ve bütçe planı değerlendirildi. Oturumda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, 30 Ekim İzmir depreminde Büyükşehir Belediye Binası’nda meydana gelen hasara değindi. Soyer meclis üyelerine Büyükşehir binasının yıkılıp meydana kazandırılması teklifini sundu ve teklif oy birliği ile alkışlar eşliğinde kabul edildi.

  • Ege Postası
  • 27.11.2020 - 22:15

TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- İzmir Büyükşehir Belediyesi Kasım ayı olağan Meclis toplantısı 9. bileşimi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer idaresinde İsmet İnönü Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi. Oturumda, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2021 performans ve bütçe planı görüşüldü.

Sürdürülebilir kalkınma için İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin teklif edilen gider bütçesi 2021 yılında 9 milyar lira olarak belirlendi. Buna göre Büyükşehir Belediye Bütçesi, geçtiğimiz yıla oranla yüzde 14.86 artmış oldu. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin 2021 yılı gelir beklentisi ise 7 milyar 320 milyon lira ile yüzde 13.21 artmış oldu. Gelir ile gider arasında oluşan farkın 1 milyar 680 milyon için ise borçlanmaya gidilecek.

Bütçe dağılımına göre; altyapıya 2 milyar 425 milyon 364 bin ile bütçenin yüzde 37.54’ünü, yaşam kalitesi 1 milyar 404 bin 342 lirayla yüzde 21.74’ünü, ekonomi 372 milyon 190 bin ile 5.6’sını, demokrasi 957 bin 508 lira ile 14.82’sini,  doğa ve yaşayarak öğrenme 538 milyon 501 bin ile 8.34’ünü, kültür-sanat 392 bin 511 lira ile yüzde 6.8’ini ve toplam 6 milyar 460 milyon 679 lira tamamen yatırımlara ayrıldı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi 2021 yılı performans ve bütçe planı AK Parti ve MHP’li meclis üyelerinin ret, CHP ve İYİ Partili meclis üyelerinin kabul oylarıyla oy çokluğu ile kabul edildi.

“YEREL YÖNETİMLER VE MERKEZİ YÖNETİM BİRBİRİNDEN BAĞIMSIZ DEĞİL”

Bütçe konuşmasına yerel yönetimlerin merkezi yönetimden bağımsız düşünülemeyeceğini ve merkezi yönetimin aldığı kararların yerel yönetimleri de etkilediğini belirterek başlayan CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özuslu, “Bütçe konuşacaksak aslında ülkeyi de konuşmak mecburiyetindeyiz. Çünkü birbirinden bağımsız şeyler değil. Biz aslında bu ülkede 2011 yılına kadar işi sıcak para, yüksek faizli büyümeye dayalı stratejiler, üretmeden tüketen bir ekonomi modeli üzerinde ülkemiz yönetilmeye çalışıldı. Birtakım rakamlar var. Kişi başı milli gelir 2002’de 3 bin 600 dolardı. 2007’de 7 bin 700 dolara çıkıyor. Hepimiz bu ülkenin vatandaşıyız. Ve hepimizin döviz açısından alım gücümüz çok büyük oranda azaldı. 2007’den bu yana alım gücümüz yüzde 4 oranında azaldı. Bu sadece vatandaşı değil kurumların da etkiliyor. Bizim ekonomimizin ciddi olarak uğraştığı, gelen bütün iktidarların uğraştığı ama çözemediği önemli konulardan biri işsizlik ve istihdam. 2002 krizinden sonra 9.8, 2009’da 13.7, bugün tahmini olarak ortaya konulan 14.6 işsizlik var. Rakamlardan bağımsız konuşalım. Büyükşehir’in CV bankasında 15 binden fazla CV var. Her 4 gençten biri işsiz. Bu bir geçek ve biz bunla uğraşacağız. Girdiler artıyor. Tüketici açısından bakarsak elektrikte yüzde 34.2, doğalgazda yüzde 32.7 artış var. Enflasyonun gerçek rakamları tartışılıyor. 2020 yılında kamunun döviz borcu bir anlamda patlama yaptı. Fakat burada kur riski var. Biz büyükşehirde de döviz cinsinden borçlanıyoruz. Bir süredir ülke ekonomimize güven besliyorlar mı'  Çok para vermeye gönüllü değiller. Burada tabii ki Büyükşehir Belediyemizi ayıralım, bize kredi vermeye çok niyetliler. 2020 yılında kamunun döviz borcu bir anlamda patlama yapmıştı.  Fakat burada kur riski tabi var ancak Büyükşehir'de döviz üzerinden borçlanıyor. Kredi seviyesi Allaha şükür Büyükşehir'in yüksek. İstediğimiz aman kredi bulabiliyoruz. Muhalefet bizi Ankara'dan örnek göstererek tebrik ediyor,  Milliyetçi Hareket Partisi İzmir Büyükşehir Belediye Meclis Grup Başkanvekili Selahattin Şahin'den de destek bekliyoruz” dedi.

“BERGAMA VE ÖDEMİŞ TESİSLERİ YAKINDA AÇILIYOR”

Büyükşehir tarafından yapılan ve yapılacak olan bazı çalışmalara da değinen Özuslu, “2021yılında yatırımlarımızı kentsel altyapıya yapıyoruz. 30 ilçede sürdürdüğümüz yatırımlarda pandemiye rağmen ilk 9 ayda 710 bin ton asfaltlama, 821 bin metrekare stabilizasyon uyguladık. Önümüzdeki yıl 1,5 milyon ton asfaltlama planımız var. Bu üreticiye daha fazla arazi yolu, daha az toz daha yüksek ürün fiyatı, kentliye daha fazla konfor ve da akışa sürede yolculuk demek. 2021 yılında alt ve üstgeçitler için ciddi bir bütçe planlaması yapıldı. Karayolu alt ve üst geçitler için 145 milyon, yaya alt ve üst geçitler için 2 milyon lira ayrıldı. Gelelim Harmandalı’na… Harmandalı bizim eleştirildiğimiz bir konu. Ama Harmandalı’nı bilmek zorundayız. Harmandalı tesisinden bildiğim kadarıyla 20 milyon TL giriyor Bu tesis yaptığı ekonomik girdilerinin yanında yanı zamanda atmosfere karışan metal gazını bertaraf etmede önemli bir yere sahip. Sırada Bergama ve ‘Açamazsınız’ denilen Ödemiş var. Çok yakında açılışları yapılacak” diye konuştu.

“2022’DE NARLIDERE’DEN METRO’YA BİNİP EVKA-3’E GİDECEĞİZ”

Ulaşım alanında hayata geçirilecek projelerde raylı sistemlerin öneminin altını çizen Özuslu, “Ulaşımda özellikle de deniz ulaşımında ne yapıyoru? Arabalı vapurlarımızı ve vapur sefer sayısını arttırdık. Deniz ulaşımı için neler yaptı? Fethi Sekin feribotunu hayata geçirdik. 15 gün sonra Uğur Mumcu feribotunu da hayata geçireceğiz, buda hepimize hayırlı olsun.  Karbon salınımını azaltmak ve yaşanabilir bir kent olmanın yolu lastik tekerlekliden raylı sisteme geçişle olur. Biz bugün halkımızın önemli bir kısmını lastik tekerleklilerle taşıyoruz. Ama amacımız raylı sistemi yaygınlaştırmak. Biz eğer tekerlekli araçlardan raylı sistemlere gidersek hem kalitede hem de paranın doğru kullanılması açısından doğru bir adım atmış olacağız. Hani hep çiçek böcek işleri değil büyük işler istiyoruz dendi. Alın size Narlıdere Metrosu… İnşallah 2022 yılında Narlıdere’den metroya binip şehrin altından Evka-3’e kadar gideceğiz.  Bergama İZBAN'ın da hükümetin kamulaştırma ve ray sistemlerini tamamlamadığı için hayata geçiremiyoruz. Biz ne yapacağı peki bizde istasyonları ve sinyalizasyon sistemlerini yapacağız. Ancak burada kamulaştırma ve ray sistemi yapması gereken hükümettir” ifadelerini kullandı.

İzmir'i daha yeşil bir şehir yapma çalışmalarımız sürüyor. Kişi başına düşen yeşil alanları arttırmak için çalışmalarımız sürüyor. İzmir toplumsal cinsiyet konusunda da önemli adımlar adan bir kent. Büyükşehir Belediyemiz olarak biz kadın istihdamını önemsiyoruz. Çünkü bunun kadın erkek eşitliğine büyük katkı koyduğuna inanıyoruz. Kadın şoför sayısını arttıracağız. Akdeniz ülkeleri ile ilişkilerimizi güçlendirmeye çalışıyoruz. Akdeniz çevresinde bulunan 5 ülkenin dillerini öğretmek için kurslar açıyoruz. Bunlara talepler çok fazla. Halkın bakkalı ve üretici pazarlarını desteklemeye devam edeceğiz.  Halkın Bakkalını dijital bir ağa dönüştürürsen muhteşem olacak ve bu konuda çalışıyoruz.

“İZBETON MAÇA GİRDİĞİ ZAMAN İŞ DEĞİŞİYOR”

Kentsel dönüşümü ayrı bir başlık altında değerlendiren Özuslu, şunları söyledi; “Kentsel dönüşüme gelirsek… Türkiye’de bakanlığımızın da bizi takdir ettiği bir müdahaleden bahsedeceğim. Bir, yerindelik prensibi. Bu kentsel dönüşümde çok önemli. İkincisi, kamu olmadan dönüşüm olmaz. Büyükşehir belediyesi bunu hep önemsedi. Biz kamucuyuz. Kentsel dönüşüm konusunda Ege Mahallesinde müteahhit bulamıyorduk ancak İZBETON aracılığı ile yaptığımız çalışmalara sonrası Ege Mahallesi'nde ihaleler bitti. İZBETON maça girdiği zaman iş değişiyor. Kemeraltı’nın değişen yerlerini görebiliriz. Girişten Havra Sokağı’ndan çıkışına kadar inanılmaz bir değişim var. Bunun için para harcıyoruz. Olay sadece binayı dönüştürmek değil, Kemeraltı’na hakkettiği ticari değeri yeniden kazandırmak. Orası için 137 milyon lira ayırıyoruz.”

Özuslu, sözlerini şu şekilde sonlandırdı; “9 milyar hedef bütçe ile bu yıl İzmir halkına hizmet edeceğiz diyoruz. Bunun yüzde 42'sini de tekrar yatırımlara ayırdığımızı belirtmek isteriz. Ekim ayında Metro A.Ş tarafından bir ihale vardı ve burada firmalar teşekkür mektubu sundu. Teklif vermeme nedenlilerini ise Euro değil de TL ile yapılması oldu. Kimse dolar ve Euro ile işimiz yok demesin, çünkü var. Bizlerde kendi önceliklerimiz ile bir bütçe hazırlıyoruz.”

“İZMİR’İ PLATOYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’Nİ REKLAM AJANSINA ÇEVİRDİNİZ”

Bütçe konuşmasına Mustafa Özuslu’nun konuşmasını eleştirerek başlayan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, “Biz İzmir’i ve İzmir’in sorunlarını konuşacağız. Bunu konuşurken sadece önümüzdeki yıl yapılacakları konuşmakla yetinmeyeceğiz. Geçmişte neler yapıldığına da bakmak gerekiyor. Çünkü geçmişte yapılanların bize vereceği veriler var. Sayın Başkan göreve geldiği günden bugüne yaklaşık 600 gün geçti. Yakın bir zamanda da yine Sayın Başkan’ın bu süreç içerisinde yaptıklarını anlattığı bir 550 gün sunumu oldu. Açı söylem gerekirse bu 550 günde bizim gözümüzden bir şey mi kaçtı diye birkaç kez sunumu izledik. Çok net bir şekilde söylemek istiyorum. O gün 550 gün sunumu yapıldı ve Sayın Başkan’ın sahne performansı çok harikaydı. İyi hazırlanılmıştı ama maalesef bir büyükşehir belediye başkanı yerel yönetimci açısından bizce başarısız bir 550 sunumu yaptı. Çünkü sanki 31 mart öncesinde bir sunum yapıyormuş gibi hala şunları yapacağız bunları planlıyoruz bunları hayata geçireceğiz diyerek bize bir aday izlenimi verdi. Evet 600 günde her şey yapılamaz ama çok şekler yapılır. 600 günde verilen birçok vaat yerine getirilebilir. 600 günde İzmir’le ilgili önemli adımlar atılabilir ama gördük ki bu yatırımlar yapılmadı. Biz yine ‘İzmir’i büyük bir platoya çevirdiniz ve onu büyük bir reklam ajansı olarak kullanıyorsunuz’ dedik. 600 ün içerisinde yapıla bir şey olsaydı reklamını yapın ama faaliyet yok. İzmir Büyükşehir belediyesi devasa bütçeye sahip bir reklam ajansı. 600 gün bir kenara bırakıyoruz. 600 günde şunlar yapıldı aşamasında değiliz, şunların yapılmasını planlıyoruz aşamasındayız” dedi.

“İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’Nİ ÇOK KARANLIK GÜNLER BEKLİYOR”

Büyükşehir belediyesinin bütçesi üzerinden borçlanmanın çok ancak yatırımın az olduğunu belirten Hızal, uyarıda bulunarak, “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bu yılki gelir bütçesi 9 milyar. Tahmin edilen gider bütçesi ise 7 milyar 321 milyon. Bütçe açığı 1 milyar 600 milyon civarında. Bu yıl öngörülen borçlanma yaklaşık 1.2 milyar. Geçen yıl da buna benzer bir tablo vardı. Yani 2 yılda toplamda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin öngörülen ve hayata geçen borçlanması yaklaşık 3 milyar. Bu, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaklaşık 15 yılda yaptığı borçlanmayla neredeyse eşit. Bu yılki borçlanmaya bakarsak… Bütçenin yaklaşık yüzde 20’si. İlkesel olarak borçlanmaya karşı değiliz. Yatırım olursa borçlanma olsun. İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu borçlanma ve yatırım performansına devam derse borçlanma komsundaki duruşumuzda da değişim alçak. Siz hem bir yandan ciddi bir borçlanma yapacaksınız bir yandan da borçlanmayla elde edilen gerili doğru yatırımlara kullanmazsanız İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni önümüzdeki dönemde çok karanlık günler bekliyor demektir. Evet şu an kredibilite iyi olabilir ama gelecek yıl bu borçlanmayla kredi kuruluşlarının karşısına çıkmanız mümkün olmayacak. Bu kredilerden elde edilen gelirleri yatırıma dönüştürmezseniz ciddi bir problem var demektir” ifadelerini kullandı.

HIZAL’DAN BÜYÜKŞEHİR BİNASI ÇAĞRISI

“Bütçe hazırlanırken o kentin önceliklerinin ele alınması gerekiyor” diyen Hızal, “Bunlara ne kadar dikkat edilmiş, öncelikler noktasında ne gibi yatırım planları yapılmı? Önceliklerimiz; deprem, kentsel dönüşüm, planlama, afet yönetimi, ulaşım ve altyapı sorunları, çevre, tarım ve hayvancılık ve son olarak da sosyal belediyecilik anlayışı. İzmir’in öncelikleri ve sorunları bunlar. İzmir’in birini önceliği deprem ve kentsel dönüşüm. Bunu bugün söylüyoruz 30 Ekim’den önce de söylüyorduk. Öncelikler ve sorunlar noktasından bakıldığında Sayın Başkan 31 Mart öncesine bizden farklı düşünmemiş. Şu an bizim söylediklerimizi adaylık döneminde söylemiş. Deprem ile ilgili ‘İzmir’in mahallelerini yerinde ve uzlaşıyla dönüştürüp deprem ve afete hazırlıklı yaşam alanları oluşturacağız’ demiş. Şehir içinde yeni yaşam alanları oluşturarak İzmirlilere hizmet edeceklerinin söylemiş. Demek ki İzmir’in birinci önceliği deprem ve kentsel dönüşüm. Peki 20 ay boyunca bunu söyleyen siyasi irade İzmir’de neler yapmı? 7 bölgede yapılacak olan 35 bin bağımsız bölümün dönüşümüyle ilgili ne yapıld? Yakın zamanda bir ihale yapıldı sadece. Bugüne kadar yapılan dönüşüm 35’te 1. Yani 35 bin bağımsız alandan bin kadarı anca yapıldı. İzmir’de herhangi bir bölgede herhangi bir revizyon çalışmasının planlama süreci ortalama 6 yıl. Buyurun size sağlıklı planlama ve kentsel dönüşüm. Çok daha önemlisi var. Kendi evimiz yani İzmir Büyükşehir Belediye binasını dönüştüremedik. Bir söylem geldi. Şehirde binlerce binanın hasar tespiti yapıldı, İzmir Büyükşehir Belediye binasının hasar tespiti henüz önümüze gelmedi. Benim aldığım duyum binanın az hasarlı olduğu yönünde. Hadi biz oraya gireceğiz de orada çalışan 2 bin personeli nasıl oraya sokacağı? Buyurun başka bir alanda evimizi açalım ve dönüştürelim” diyerek deprem ile ilgili çalışmalarda gereken performansın gösterilmemesi konusunda Tunç Soyer’i eleştirdi.

“İZMİR’İN YAPI STOKUNUN YÜZDE 80’İ DEPREME HAZIRLIKLI DEĞİL”

Büyükşehir’in 2021 yılı bütçesinde deprem için ayrılan bütçesini sert bir dille eleştiren Hızal, “20 ayda deprem ve kentsel dönüşümle ilgili, İzmir Deprem Master Planının hazırlanmasıyla ilgili çalışma yapıldı m? Biz AK Parti Grubu olarak bunu söylediğimizde konu hakkında hazırlıkların yapıldığı söylendi ama geldiğimiz noktada hiçbir çalışmanın yapılmadığını görüyoruz. 30 Ekim’den önce de İzmir’de 17 aktif fay hattı vardı, sonrasında da var. 30 Ekim öncesinde de bundan 6 ve üzeri deprem üretebiliyordu hala da öyleler. Ve şunu çok iyi biliyoruz ki İzmir’in yapı stokunun yüzde 80’i bu depreme hazırlıklı değil. Biz bunu gördük. Bundan sonra alacağımız önleler 116 canımızı geri getirmeyecek sadece yeni kayıpları önleyecek. Soruyorum. Neden 2021 planı hazırlanırken bunlar düşünülmed? İlla deprem mi olması gerekiyordu illa ki bu felaketler yaşanmalı mıyd? 30 Ekim öncesinde bu şehirde deprem gerçeğini görmeyen Büyükşehir’deki siyasi irade kentsel dönüşüm başkanlığına 22 milyon 571 bin lira ayrılmış. Şimdi bir güncelleme yapılmış ve bu rakam biraz yukarı çekilmiş. Bir önceki yıl 27 milyonmuş. Yani 5 milyon aşağıya inmiş. Bir yılda ne değişt? Yine bir daire başkanlığı kurulmuş ama 30 Ekim öncesine kadar bu başkanlık sadece tabelada kalmış. Deprem risk yönetimi daire başkanlığı.. Buraya 4 milyon 157 bin lira ayrılmış. Biz bu anlayıştan bahsediyoruz. Biz samimiyet derken bundan bahsediyoruz. Depreme karşı samimi duruşunuzdan bahsediyoruz” dedi.

BÜYÜKŞEHİR’ TANITIM ELEŞTİRİSİ

Büyükşehir’in temsil ve tanıtım için ayırdığı bütçenin gereğinden fazla olduğunu ifade eden Hızal, “Büyükşehir bir kalemde çok ciddi bir artış yapmış. Temsil ve tanıtma giderleri… Bu yıl İzmir Büyükşehir Belediyesi buna tam 54 milyon ayırmış. Geçen yıl bu bütçe 38 milyondu. Yüzde 41 artış var yani. Geçmiş yıllara da baktım. 2018 ve öncesinde ortalama 30 milyonmuş. Bu yüzden İzmir’i koca bir platoya ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni de devasa bütçeye sahip bir reklam ajansına çevirdiniz diyorum. Yatırım bütçesine gelirsek… 2021 yılında direkt yatırıma ayrılmış toplam bütçe 2 milyar 929 milyon. 2020 yılındaki direkt yatırma ayrılmış bütçe 2 milyar 223 milyon. Toplamda yüzde 7 artış olmuş. Tanıtıma yüzde 41 artış öngören İzmir Büyükşehir Belediyesi, yatırıma yüzde 7 öngörmüş. Biz bu anlayışı eleştiriyoruz.  Mal ve Hizmet alımları… Eğer bir kurumda mal ve hizmet alımları yüksek ve yıllar geçtikçe artıyorsa burada ciddi bir sorun var demektir. 2020’deki mal ve hizmet alımları 1 milyar 184 milyon. 2021’de bu rakam 2 milyar 108 milyona çıkmış. Yüzde 78 artış demek”

ALTYAPI VE TRAFİKTE VAAT GÖNDERMESİ

İzmir’in en temel sorunlarından altyapı ve trafik konusunda da verilen vaatlerin yerine getirilmediğini belirten Hızal, “Bir diğer konu altyapı ve ulaşım. Depremin hemen ardından yaşanan trafik problemini gördük. Tabii ki de bu sadece Büyükşehir’in sorunu değil ama o gün bir şey daha gördük. Bir kentte alternatif yılların ne demek olduğunu gördük. Çünkü Konak’tan deprem alanına ben 3 saatte gidebildim. Buna bir bütçe ayrılmış. 1 milyar 597 milyon lira. Bu bütçe detayına gelmeden Sayın Başkanın 31 Mart öncesindeki vaatlerine bakalım. 111 kavşakta düzenleme yapılacağı, 3 noktada trafiğin yerin altına alınacağım, otopark kapasitesini arttıracağını ve yeni yollar yapacağını söylemiş. Peki 20 ay boyunca İzmir’de neler old? Yeni yollar yapılmadı, kavşaklar düzenlenemedi, trafik yerin altına alınmadı, otopark kapasitesi arttırılmadı. Ne yapıld? Karşıyaka ve Konak arasında şerit yerleri değiştirilmiş. Bir de Karşıyaka istikametinde bir şerit arttırılmış. 9 milyarlık bir bütçe, yapılan yatırımlar bunlar. Önümüzdeki yıl ne yapılaca? 9 milyon bakım onarım ve asfaltlamaya ayrılmış. Bunlar zaten günlük faaliyetler. 1 adet yeni liman yolu yapılması planlanıyor mesela. Bu yolun yapılıp yapılamayacağını sorduk bana yolun yapılamayacağını söylediler. 1 milyon ayrılmış sadece. Sonra neden trafik böyle sıkışıyor diye konuşuruz. Sadece bu örnek bile performans ve bütçede hiçbir şeyin olmadığını gösteriyor. Yaşadığımız felaketi bayraklı değil Karabağlar'da yasasaydık, çadır kuracak alan bulamayacaktır. Bu performans ile devam edersek, herhalde çok uzunca bir süre şehirdeki yeşil alan miktarını arttıramayacağız. Kadıfekale’den baktığınızda bu şehirde mezarlıklar ve Kültürpark haricinde yeşil halan göremezsiniz. Bu şehir 25 yıldır sizlerin tarafından yönetiliyor” ifadelerini kullandı.

HIZAL’DAN SOYER’ KADİFEKALE ÇAĞRISI

Hızal sözlerini şu şekilde sürdürdü; “Kültürpark ve Kadifekale’deki üretici pazarları vaatleri yerine getirildi. Ama bir kez daha uyarıyorum. Kadifekale’deki pazara hiç kimseye Haber vermeksizin birlikte gideli. O pazarın orada ne üreticiye ne tüketiciye ne de bölge halkına hiçbir faydası yok. Bir gün o pazara gidip koşullarını görmenizi isterim. Sosyal belediyecilik… Sizin çok övündüğünüz bir konu. İBB özellikle koronavirüs algını döneminde sinema, tiyatro, festival ve konserler için ayırdığı bütçe 25 milyon. Çok merak ediyorum salgın 3 ay sonra mı sona erecek'”

2021 yılı bütçesinin yatırım ve performans alanlarında sınıfta kaldığını ifade eden Hızal sözlerini, “Bütçe hiç de bahsedildiği gibi iç açıcı değil. Evet tüm dünyada yaşana algın nedeniyle ekonomik bir daralma var. Bu ekonomik daralmanın yansımalarını şehrimizde de görmek mümkün. İnşallah bunu el birliğiyle atlatacağız. Ama mazeret üretmek, ekonomik anlamda birtakım sorunların olduğunu dile getirmek ve bu nedenle birtakım yatırımları ortadan kaldırmak bu işin en kolay tarafı. Bize düşen görev, özellikle 30 Ekim sonrasında bambaşka bir sayfa açmak. Bu sayfayı birlikte doldurmak zorundayız. Çünkü İzmir’de aynı hadiseler ve acılar yaşanmamalı. Bugün bu bütçe bizce hatalı, performans hatalı. Biz eleştirilerimizi yaptık. Düzeltmek sizin elinizde. Düzeltirseniz bu şehrin yeniden inşasında iş birliğine açığız. Eksiklerle ve hatalarla dolu bir bütçe ve performans planıyla karşı karşıyayız. Bu nedenle ret oyu vereceğimizi beliriyoruz” diyerek sonlandırdı.

“İZMİR İÇİN BİR ARAYA GELMELİYİZ”

Konuşmasına 30 Ekim’de meydana gelen deprem felaketinden bahsederek başlayan MHP Grup Başkanvekili Selahattin Şahin, “Depremle ne zaman karşılaşacağımızı bilmiyoruz. Bildiğimiz tek şey tekrar yaşayacağız. Bilim adamları da bunu söylüyor. Bizim üzerimize düşen görev gereken tedbirleri en hızlı şekilde almaktır. Bu tedbirlerin ne olduğunu çok iyi bir şekilde biliyoruz. Bize düşen gereğini yapmaktır. Depremde çürük binalar ve tedbirsizlik öldürüyor. Yapılacak bellidir. Devlet üzerine düşeni yapıyor. Çürük ve dayanıksız binalar tüm ülkede olduğu gibi İzmir’de de mevcut. Bunların bir an önce tespit edilmesi ve gerekenlerin yapılması şarttır. İzmir’de yıkılan binaların çürük olduğu, bazılarının tamir edilmesi gerektiği ortaya çıktı. İŞ işten geçtikten sonra ne kayıpları geri getiriyor ne de acılara çare oluyor. Şu an eskisine göre depreme biraz daha fazla hazırız. Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu ve fay hatlarının yerlerini artık biliyoruz. Kaldı ki vatandaş olarak bu kadar ayrıntıyı bilmemize gerek yok. Bizi ilgilendiren ne zaman deprem olacağı ve bunun büyüklüğü değildir. Her an büyük depremlerle karşılamamız ihtimali yüksek. Bizi ilgilendiren depreme ihtimaline karşı ne yapıldığı ve ne yapılacağıdır. Yaşanacak sarsıntıyı hiçbir kayıp yaşamadan nasıl atlatacağımızdır. Bu bir hükümet-muhalefet meselesi değil Türkiye’nin en temel meselesidir. Herkes elini taşın altına koymalıdır. Bu depremi her dakika konuşmalıyız. Deprem master planlarının süratle hazırlanması, kentsel dönüşüm için gerekli adımların atılması, yapı denetimlerinin atılması gerekiyor. Hayatları söndüren deprem değil, tedbirsizlik. Buradan bütün makam sahiplerine sesleniyorum. Bu bir milat olsun. Onun için bundan sonraki yapılanmaları ve çürük binaların yıkılıp yeniden yapılmasını konuşalım. Çürük binaları kapatmak lazım. Bayraklı’da böyle bazı binalar var. Oturulamaz raporu olan binalarda oturulmuş. Bakın sonucunda ne oldu. İzmir’de iktidar belli. AK Parti ve MHP muhalefet. Bunun iktidarı muhalefeti yok. Bir araya gelmeliyiz. Bundan sonra olası bir depremde insanlarımız ölmesin. Yıkılacak binalarda vatandaşlarımız oturmasın. Bunun için bir irade ortaya koyalım. İzmir’in birçok anlamda Türkiye’de özel bir yeri var. Bu nedenle İzmir’in daha çok projeye ihtiyacı var. Kentsel dönüşüme gelirsek… Kentsel dönüşüm bekleyen bölgelerimiz var. Deprem ile birlikte bunların da bir an önce başlatılması gerekiyor. Karabağlar, Konak ve Gaziemir’de bazı mahalleler doğalgaz bile alamıyor. Belediye hizmetlerinden yeterince faydalanamıyorlar. Yapılacak işler çok. Önceliklerimizi belirleyip hizmet ve yatırımları arttırmamız gerekiyor. Sayın Başkan göreve başlayalı 600 gün oldu. Gözle görülen çok fazla bir icraat yok. Ama bu süreçte bu hizmetlere ve projelere bakarsak sizin vaatleriniz var. Bunlara bir an önce başlanması gerekiyor. İzmir’in bu konuda beklentisi var. İzmir için bir araya gelmeliyiz. Bir araya gelmek için illa deprem mi olması gerekiyor! Seçim zamanı yarışacağız ama seçim sonrasında hizmet için bir arada olacağız” dedi.

“HEP BİRLİKTE GÜZEL İZMİR’İ YARATACAĞIZ”

İYİ Parti Kemal Sevinç, yaptığı konuşmada deprem ve kentsel dönüşüm vurgusu yaparak, “Bütçe konusunda hepimiz hemfikir olduğu konular deprem ve kentsel dönüşüm. Buna hep birlikte sahip çıkmalıyız. Bu konuda bütçemizde revizyonlar yapıyoruz. Bu konuya daha fazla eğilerek İzmir’i bu konudaki sıkıntılardan kurtarmak önceliğimiz olmalı. Hepimizi söylüyoruz. Deprem öldürmez bina öldürür. Demek ki sağlam binalar yaparsak tehlikeyi azaltırız. Binaların sağlıklı yapılması o binanın yıkılmasını engeller, bütün konu budur. Bize düşen bir diğer görev de 2000 yılından önce yapılan binaların tespitinin yapılması ve vatandaşların bu konuda bilgilendirilmesidir. Meydana gelen deprem bütçemizde bazı revizyonlara neden oldu. Biz bunu yapacağız. Her birlikte güzel İzmir’i yaratacağız” diye konuştu.

“BU KENT ODALARDAN ÇEKTİĞİ KADAR HİÇBİR ŞEYDEN ÇEKMEDİ”

Bütçe konusunda söz alan AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız, İzmir’in Deprem Master Planı konusunda uyarılarının daha önce dikkate alınmamış olmasını sert bir dille eleştirdi ve2002’ye göre bütçemizi 5 kat arttırmışız. Yani ekonomik gelişmeler farklı alanlara gidiyor ve daha büyük bütçeler hazırlıyoruz. AK Parti grubu olarak bizim belirttiğimiz bir şey var. Konu İzmir olduğunda siyaset yapmayacağımız söyledik. İnsanların sözleri ve eylemleri vardır. Bugüne kadar bizim söylem ve eylemlerimiz tutumluluk arz ediyor. Konu İzmir olduğunda biz tutumlu olduk ve iş birliği yaptık. Bizler 5 yıllık stratejik plan belirliyor, hemen ardından bir performans hazırlıyoruz ve 1 yıllık bütçe belirliyoruz. Sonrasında da 1 yılı değerlendiriyoruz. Peki biz ne vizyonu koydu? Dünya kenti olacak bir Akdeniz kenti İzmir vizyonu koyduk. Bunu siz söylediniz Sayın Başkan. Evet bu yıl tüm dünyayı etkileye bir pandemi sorunu yaşadık. Yine sizin Seferihisar Belediye Başkanlığı döneminde ortaya koyduğunuz bir ‘slow city’ vizyonunuz vardı. Herhalde bunu büyükşehir yanlış anladı ve kentsel dönüşüm konusunda ‘slow’ hareket etti. Sizin vizyonunuzu farklı bir şekilde yorumlamışlar anlaşılan.Biz bu ilin deprem master planlarıyla ilgili sorular sorduk, eleştiriler yaptık. Meclis kürsülerinde Büyükşehir sitemizde duruyor. Biz bunla ilgili deprem komisyonuna verdiğimizde orada bir konuşma yapmıştık.  Bugün o soruları sorduğumuz da 2020-2021'de iyileştirileceğini söyledi.  Girin internete ve arabaların o köprü üzerinde sallandığını görün. Biz bunu vizyona katkı koymak için yapıyoruz. 117 canımızı kaybettik. Burada bir miladı tartışıyoruz. Devlet ve yerel yönetimin bir arada olduğu ve kaynaştığı bir 30 Ekim yaşadık. Biz şekil olsun diye deprem üssü kurduk ve Rıza Bey Apartmanı bu testlerden biridir. Bize konuk olanlardan biri o apartmanda eşini kaybeden kişiydi. Kendisi apartman yönetimine kentsel yönetimine gidelim dedim ancak bana güçlendirme yaparız diyen 2 hoca o binanın altında hayatını kaybetti' dedi. Şimdi bakanlık yetkilileri ile toplantılar yapıldı. AK Parti Grubu adına bazen ben bazen Özgür bey katıldı. Geçen İZSU eleştirilerimizi koyarken, Milli Savunma Bakanlığının yazılarının gecikmesi ortaya konuldu. Biz ne zaman bir eleştiri koysak merkezi hükümetteki bir olay bizlere sunuluyor.  Şimdi geçmiş dönemde Sayın Aziz Kocaoğlu, çıkan yasa ile ben bu yasanın önünden geçmem kabul etmem dedi.  Ortak akıl ürettiğimiz zaman biz sorunları çözeriz. Eğer biz bu sorunu çözeceksek kentsel dönüşüm konusunda ‘slow’ hareket edemeyiz. Bütçede sizin ortaya koyduğunuz vizyonda afet riski yönetim yönetilmesine 2 milyon civarı bir bütçe ayırmışız. Bütçe’nin yüzde 1’i bile değil. Biz büyük bir deprem yaşadık. Toplamda zaten kentsel yenilemeye ayırdığınız meblağ 36 milyon zaten. Biz kent merkezindeki revize planlarında sürekli 5-6 yıl gecikiyoruz. Dünyada belki hayatta göremeyeceğimiz sıkıntılı bir dönem geçiriyoruz. İnsanların cenazesinin gömülemediği bir dönem yaşıyoruz. Karabağlar'da Bakanlık yetkilileri üniversitenin olduğu yerlere sürekli dava açıldığını söylediler. Biz Gültepe'nin planlarını yaptık.  Buna rağmen şunu söylüyoruz, İZSU olduğu alan içine bina yapabiliyorsa orada işgalciler varsa kamulaştır diye yazıyoruz. Biz Gültepe halkının kullanacağı rekreasyon alanı göremeyeceksek yeşillendirme sadece kağıtta kalacak.  TOKİ ev sahibi olmayan İzmirlileri ev sahibi yapmak istiyor biz itiraz ediyoruz davalık ediyoruz. Herkese sesleniyorum. Bir milat yaşayacaksak hep birlikte olalım. Eğer deprem 2-3 saniye daha fazla sürseydi biz organize bile olamazdık. ‘İzmir’de bu binaları dönüştürmek için yalancı müteahhitler oraya çıkacak’ dedik. Bu kent odalardan çektiği kadar hiçbir şeyden çekmedi. Şehir Plancıları'da şimdi gitti Gültepe'ye dava açtı. Yunanistan'da yaşanan deprem ile dünyada reklam olduk. Sadece tanıtıma 50 milyon harcamayalım gelin el birliği ile çalışalım. Bu kent şu anda seferberlik halinde. Ya kentin geleceğini bu Meclis’te 3,5 yılda inşa edeceğiz ya da kronik sorunlarında kaybolacağız” dedi.

KEMERALTI İÇİN TOPLAMDA 287 MİLYON HARCANACAK

Konuşmasına projeleren örnekler vererek başlayan Başkan Soyer, “Çok ses, çok renk ve çok nefes dediğimiz şey buydu. 6 saatlik olağanüstü demokratik bir bütçe maratonuydu. İzmir’e çok yakışan ve Türkiye’ye örnek olabilecek çok başarılı bir çalışmaydı. Biz görev süremizde mimari proje yarışmaları yaptık. Bu sayede İzmir’e hiç yakışmayan otogarı nefis bir mimariye kavuşturacak bir proje ortaya çıktı. Evka-3 sosyal aktarma merkezi projesi. Buna da 2021’de başlayacağız. Ulaşım entegrasyonu projemiz olacak. Meles Çayı… Bu İzmir’in belki de en çok iftihar edeceği projelerden biri olacak. Olağanüstü bir proje çalışması yapıldı. Çok zorlu bir jüri çalışması sonucunda orya çıktı ve İzmir’in ortasında bir vadi, bir rekreasyon alanı olacak.

Ulaşım projelerinden de örnek vermek gerekirse… Mürselpaşa Caddesi’nde yeni arteller açılacak ve trafik yükü azaltılacak. Daha geniş bir ölçekte kavşak ve bağlantı yolları düzenleme projemiz var. Karşıyaka Vapur İskelesi önünde trafiğin yer altına alınması projesini de tamamdık. Deniz ulaşımını geliştirmek için de 5 yeni iskele yapıldı ve iki yeni feribot alındı.

Kemeraltı’nın altyapı çalışması için 2021’de 150 milyon lira harcanacak. Restorasyon içi de 137 milyon lira harcayacağız” diye konuştu.

SOYER’DEN ELEŞTİRİLERE YANIT

Bütçe görüşmeleri sırasında getirilen bazı eleştirilere de yanıt veren Soyer, şunları söyledi; “İzmir’in derecelendirme notu aşağıya düştüğü söylendi. İzmir’in küresel bazda notu ulusal ülke ile aynı olmak durumunda olduğu için düştü. Ulusal bazda hala AAA. 

2019 yılında 2 milyar lira borç ödemişiz, 2,5 milyar borç almışız. 927 milyon iç borç, 1 milyar 8 milyon lira dış borç almışız. 140 milyon dolarlık yatırım yapmışız. Yani aldığımız 2 milyar liralık borcun 1.3 milyar lirasını Narlıdere Metrosu ve feribotlara harcadık. Yatırım yok eleştirilerine iki güzel noktayla cevap.

Tarımla ilgili bazı rakamalar vereyim. İşleme tesisleri ve alternatif üretim için 40 milyon, sulamayla birlikte 53 milyon lira ayrıldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarımsal kalkınmaya büyük ve çeşitli bir bütçe ayırdı.

Kentsel dönüşümle ilgili plan yapılmadığı konusunda eleştiriler getirildi. Bin hektarlık alanda kentsel dönüşüm planları tamamlandı. 10 bin hektarlık gelişim alanı planlandı. Bunları beraber yaptık.

Engelli vatandaşlarımız için hiçbir şey yapılmadı denildi ama dünyada ilk kez görme engelli vatandaşlarımız için dokunsal sanat merkezi kuruluyor.

Özgür Bey İzmir’i platoya çevirdiniz ve Belediyeyi reklam ajansına çevirdiniz dedi… Burada olmayanı varmış gibi göstermeye çalışıyoruz iması var. Biz olanı bile gösteremiyoruz ki olmayanı gösterelim. Siz onu başka yerlerde arayın. Biz olanı gösteremiyoruz. Olmayanı göstermek gibi bir maharetimiz ve meziyetimiz yok. Temsil ve tanıtımdan bahsediyoruz. 54 milyon az. Ben sizi temsil ediyorum ve İzmir’i tanıtmaya çalışıyorum. Biz İzmir’i marka kent yapmaya çalışıyoruz. Yapmaya çalıştığımız şey bu kentin olağanüstü güzelliklerini tanıtmaya ve dünyaya göstermeye çalışıyoruz. Tanıtmayalım mı'

Depremle ilgili bir çalıştay yaptık. Orada DAUM başkanı ve Dokuz Eylül’deki hocalarımıza da davet gitti ve onlar meşguliyetleri nedeniyle katılamayacaklarını ilettiler. Buna çalıştay değil ortak akıl buluşması diyoruz. Çünkü bu memleket çok çalıştaylar gördü. Hepsi masada kaldı. Bizim bire tezimiz var. ‘Bu depremi unutmayacağız ve unutturmayacağız’ diyoruz. O nedenle ortak akıl buluşması diyoruz. Burada bize düşen görev 99 öncesi ruhsatlandırılmış tüm yapılarla ilgili envanter çalışması başlatacağız. Bu yüzden bu kadar yüksek bir bütçe ayırdık. Kuracağımız laboratuvarda da karot testlerini de yaparak İzmirlilere güvenli bir kentte yaşadıklarını hissettireceğiz Biz buradan aldığımız dersleri hayata geçireceğiz.

1,5 yılda çok büyük şeyler yaşadık. Çok büyük bir yangın felakaeti, salgın ve deprem yaşadık. ‘Tsunami için önemlem alındı mı’ dendi ama bu tsunami Türkiye tarihinde bir ilkti. Öngörülen bir şey değildi. Bu afetler bize bir şey öğretti. Bu kadar büyük felaketlere ancak bir arada olabilirsek çözüm üretebiliyoruz. 1,5 sendir hiçbir zaman bu kadar uyumlu ve sükûnet içinde birbirimizi dinlemedik. Felaketlerle başa çıkmanın yolu el ele vermekten geçiyor. Başka yol yok. Bunu yapmak için siyasi bir mutabakat gerekmiyor. Kurumlar arası ortak çalışma kültürünü ortaya çıkarmamız gerekiyor. Bu iklim bu afetlerin sonunda ortaya çıkan büyük bir avantaj. Bizim deprem sonrasında kurduğumuz ortak çalışma iklimi esas bundan sonra meyvesini verecek. ‘Bizi karanlık bir gelecek mi bekliyor’ dendi. Hayır bizi çok aydınlık bir gelecek bekliyor.

Bizim belediye binamız ile ilgili bir inceleme raporu yapılmış ve hafif hasarlı çıkmış. Yapının kullanımı ancak güçlendirme yapılırsa mümkün demiş rapor. Benim şahsen kendi fikrimi söylemek gerekirse binayı yıkalım diyorum. Burayı kent meydanına katalım diyorum. Bunu yaparken, İl Özel İdaresi'nin binasını el birliği ile almamız lazım. Orada meclis salonumuzda var. Bu dönem yıkım dönemi olacak yıkacağız. O binayı birlikte kullanabilirsek bizi rahatlatır. Binayı yıktığımız konuda anlaşılıyoruz ve orayı kentin meydanına katıyoruz.”

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.