AK Partili Kaya'dan çok sert sözler: CHP artık Atatürk'ün partisi değil

EGEPOSTASI- AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, TV35 ekranlarında yayınlanan Mehmet Ali Deniz'in sunduğu Kent ve Siyaset programına konuk oldu. İzmir gündemine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulunan Kaya, CHP’nin İzmir’de hizmet noktasında çok eksik kaldığını söyledi.  Pek çok konuda CHP’nin çözümsüz kaldığını ve Atatürk’ün adının arkasına sığındığını ifade eden Kaya, “CHP artık Atatürk’ün partisi değil. İzmirliler de bunun farkında. 2023 ve 2024 seçimlerinde AK Parti İzmir’de birinci parti olacak” ifadelerini kullandı.

Canan Kaftancıoğlu’nun Atatürk çıkışına da değinen Kaya, Atila Sertel’in olması gereken tepkiyi gösterdiğini belirterek, tepkisi nedeniyle Atila Sertel’in siyaset hayatının da biteceğini söyledi.

“EKİPLERİMİZİ GENÇLEŞTİRİYORUZ”

AK Parti’nin 5 Eylül’de başlayan İzmir ilçe kongrelerinin salgın nedeniyle farklı bir ortamda geçirildiğini belirten Kaya, “İzmir açısından baktığımızda gayet başarılı olduğunu düşünüyorum. İl Başkanımız Kerem Ali Sürekli ve il yönetimi gayet başarılı listeler oluşturuyorlar. Biz bu kongreleri 2023 ve 2024 hedeflerimizi gerçekeleştirecek kadroları oluşturabilmek için gerçekleştiriyoruz. Özellikle merkez ilçelerimizde AK Parti'ye ilginin yoğun olduğunu görüyorum. Birçok yeni üyemiz var. Kongre dönemleri bir yenilenme ve partimizde belirli bir yere gelmiş arkadaşlarımızın bayrağı genç arkadaşlarımıza teslim ettiği dönemler. Hem Genel Merkezimizin kararları hem de İl Başkanımızn hassasiyetiyle ekiplerimizi gençleştiriyoruz. Genç arkadaşlarımıza güvenimiz fazla. İzmir konusunda onlardan büyük beklentilerimiz var. AK Parti’ye Ankara siyaseti açısından baktığımızda eskiden Nükhet Hanım genel başkan yardımcılığı konusunda görev almıştı ve MKYK’da neredeyse hiç İzmirli arkadaşımızı olmazdı. Ama 2011’den bu yana baktığımızda Ankara siyasetinde İzmir’den olan isimlerin arttığını görüyoruz. İnşallah sayıları artarak devam eder. Ana yönetim kademesinde Bekir Pakdemirli, Binali Yıldırım gibi ana İzmirli isimlerin olması İzmir için iyi durum oldu” ifadelerini kullandı.

“BU VİZYONSUZLUK VE BECERİKSİZLİK”

CHP’nin İzmir’de iktidarı garanti gördüğünü ve hizmet noktasında çok eksik kaldığının altını çizen Kaya, “Biz dışarıda dolanırken bize gelen sorunların yüzde 90’ı ya ilçe belediyesinin ya da Büyükşehir’in çözmekle mükellef olduğu yerel yönetimlerle ilgili sorunlar. Daha önce gittiğimizde de öncesinde de hep aynı sorunlar vardı. Yani o sorunlar artık kronikleşmiş. Biz iş yapmaya odaklı bir hareketin mensuplarıyız. Bu sorunları çözememek bizi üzüyor.  Ama elimizde bir yetki yok maalesef. Biz Türkiye’de neler neler yaparken daha altyapı problemi çözülememiş bir İzmir görmek çok üzüyor. İzmir’in sırtından bir CHP kamburu var ve İzmir bu kamburdan kurtulmadıkça altyapı, ulaşım, turizm, yerel kalkınma gibi konularda adım atabilme kabiliyeti yok. İsimler değişiyor. Ama isimler değişince problem bitmiyor. Baktığımızda bir yerel yönetim beceriksizliği var. O kadar basit konulardan bahsediyoruz ki. Bugün İzmir’de açıktan akan kanalizasyon var. Bu hangi çağda kalmış bir sorun! Değişmeyen belediye kadrosu var. Biz salgından dolayı maske kullanmayı bırakacağız ama İzmir’in kokusu yüzünden kullanmaya devam etmek zorunda kalacağız. 25 yılda bir kokunun kaynağını çözemez misiniz! Bu sorunu çözemiyorlar. Bu vizyonsuzluk ve beceriksizlik” ifadelerini kullandı.

PARALAR NALBANTOĞLU İÇİN HARCANDI İDDİASI

Kaya,sorunların çözülememesinin nedeninin belediye kadrolarının kayırmaca usulü oluşturulduğunu belirtti ve şöyle konuştu; “Bu noktada önemli olan senin adamın benim adamım diyerek beceriksiz bir ekip oluşturmak. İzmir belediyeleri istihdamın en yüksek belediyelerdir. Baktığınızda 10 kişinin en azından üçü belediyelerde çalışıyorlar. Sistem n? ‘Her aileden birini belediyeye işçi yapalım seçimleri kazanalım.’ Tunç Soyer bunu Seferihisar Belediyesi’nde yapmış. Seferihisar’ın nüfusu 45 binlerde belediyenin çalışan nüfusu bin 500’lere çıkmış. Kaldırabilir mi bu yükü' Bugün Seferihisarda en küçük belediye işçisinin 30 en büyüğünün 150 bin lira alacağı var ve şu anda çalışmıyorlar ki para ödeyemediğiniz işçiyi de çalıştıramazsınız zaten. Bugün Seferihisar Belediyesi’nin kamu kurumu olmasa iflasını vermesi gerekiyordu. Tunç Soyer varlığını Büyükşehir’e taşımış olabilir. Neticede kaybeden İzmir. Büyükşehir’e geldi Tunç Soyer. Kasadaki para bitti. Borçlanma 600 trilyon borçlandı. Tamam borçlanırsınız da çok büyük iş yaparsınız. Var mı, yok. Bu 600 trilyon belediyeye yeni alınan işçilere, Rıfat Nalbantoğlu’nu Parti Meclisi’ne seçtirebilmek için iç bölgelerdeki delegelere dağıtılan kadrolara gitti. Nedir bu Rıfat Nalbantoğlu’nu meclise seçtirmek... Kendi aralarındaki parti yarışı İzmirliler’den daha mı önemli! Çok yazık.CHP’nin geldiği duruma 81 il içerisinde en çok tepki göstermesi gereken yer İzmir. Ama bu refleks burada çok zayıf ve maalesef İzmirli hemşerilerimizin her seçimde CHP’ye oy atma alışkanlığının olması bugün gelen yöneticilerin şımarıklık düzeyine gelmesine neden oldu. İzmirlilerin bunu görmesi lazım.”

ULAŞIM VE KOKU SORUNUNA “İSKAREL” ÇÖZÜMÜ

İzmir’in sorunlarının çözümsüz olmadığını fakat bu çözümlerin CHP yönetimleri tarafından engellendiğini belirten Kaya, “Bugün İzmir’in yüzde 70’i imarsız alan içerisinde. Kentsel dönüşüm yok, altyapı çalışmaları yok, ulaşım çalışmaları yok. Tunç Soyer çıkıp ‘Ben iki sene sonra Körfez’de yüzerim’diyor. Siz gider şimid de yüzersiniz. Bunu engelleyecek bir şey yok. Ama bilimsel veriler var. Eğer sen şimdi başlarsan Körfez’in temizlenmesi iki sene sürer. Bu gidişatla iki sene sonra da Körfez’in yüzme şartlarında bir değişim olmayacak. Hatta sen o atıkları Körfez’e akıtmaya devam edersen daha da kötü olacak. Biz Körfez’i temizleyecek ve ulaşımı çözecek bir proje ortaya koymuştuk. İSKAREL. Hem Karşıyaka’dan Narlıdere’ye hem karadan hem de raylı sistemle 6 dakikada ulaşım sağlanacaktı. Hem de ortaya oluşturacağımız ay-yıldızlı adayla birlikte Körfez’in temizleme çalışmalarından oluşan birikintiyle de o adayı oluşturacaktık. 1 milyar euroluk projeydi bu ama CHP istemedi. Dava sürecine gidildi  ve gerçekdışı iddialarda bulundular. Neymiş, köprünün ayakları flamingoların yaşadığı bölgeye zarar vereceğini söyledikler. Arada 12 km vardı. CHP’nin flamingolarla derdi yoktu şimdi Soyer’in de yok. Flamingoların doğal yaşam alanını destekleyen projeyi de yine AK Parti yaptı. Eğer Büyükşehir koltuğunda AK Partili bir isim olsaydı şu an bambaşka bire İzmir’i konuşuyor olurduk. Genç istihdamın daha fazla olduğu, yerel kalkınması sağlanmış altyapı sorunu bitmiş, ulaşım sorunlarını çözmüş ve şehrin her yerinin metro ağlarıyla donatıldığı bir İzmir’i konuşuyorduk” dedi.

“ATİLA SERTEL’İN SİYASİ HAYATI BİTTİ”

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun Atatürk çıkışına da değinen Kaya, “Canan Kaftancıoğlu eşittir Tuç Soyer. Sanırım Tunç Soyer artık Atatürk’e Atatürk demekten imtina eden bir şahsın yakın arkadaşı artık İzmir’de Atatürk ile ilgili bir siyaset yapamayacağını, becersiksizliklerinin arkasına saklanmak için Atatürk’ü kullanamayacağını çok iyi bilir. İkisi de aynı. İkisi de aynı marjinal yapının ortaya koyduğu insanlar. Ben artık onların Türkiye’nin kurucu değerleriyle de bir kavgaları olduğunu düşünüyorum. Zaten Atila Sertel’in Kaftancıoğlu’na verdiği tepkiyle siyasi hayatı bitmiştir. Bunu çok net söylüyorum.CHP Artık Kaftancıoğlu’nun ve Soyer’in partisi haline geldi. CHP artık Atatürk’ün partisi değil. İzmir’liler de bunun farkında. CHP İzmir’de bir erime içerisindeydi zaten. Bu durum CHP’yi İzmir’de ikinci ya da üçüncü parti sırasına düşürecek. 2023 ve 2024 seçimlerinde AK Parti İzmir’de birinci parti olacak. Hedefe hiç olmadığımız kadar yakınız. Bizim AK parti olarak İzmir’de kazanamayacağız yer yok” diye konuştu.

İŞSİZLİĞE ÇÖZÜM YENİ PROJE

İşsizlik rakamları geçtiğimiz hafta açıklandı. Genç işsizlik yüzde 26’nın üzerinde kaydedildi. İşsizliğin çözümü olarak yeni projeleri gösteren Kaya, “Genç bir nüfusa sahibiz. Bu Türkiye için çok büyük bir avantaj. İkinci aşamada da üniversiteli işsizlik noktasında şunu söyleyebilirim. Fabrikalarda daha çok teknik eleman ihtiyacı var. Bu sorunlar yeni projelerle çözülebilir. Yeni projeler yeni istihdamlar ve ekonomiye katkı demek. İzmir’deki ekonomik pastayı büyütürseniz istihdam sorununu da çözmüş olursunuz” ifadelerini kullandı.