Erdoğan'dan 'deprem' çıkışı: Depremde CHP enkaz altında kaldı

Cumhurbaşkanı RecepTayyip Erdoğan, AK Parti Kocaeli İl Kongresi’nde konuştu.

Konuşmasında 30 Ekim tarihinde İzmir’de meydana gelen depreme de değinen Erdoğan, Kocaeli'nin 1999 depreminden dolayı depremin yol açtığı yıkımları ve acıları en iyi bilen şehirlerin başında geldiğini belirterek, "Bu vesileyle İzmir depreminde hayatını kaybeden 114 vatandaşımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Yaralanan 1035 vatandaşımızdan 3'ü ağır olmak üzere 24'ü halen hastanede tedavi görüyor. Diğerleri taburcu edildi." diye konuştu.

Erdoğan, depremin ardından devletin tüm bakanlıkları ve kurumlarıyla İzmir halkının yardımına koştuğunu dile getirerek, bir yıl içinde oradaki çalışmaları tamamlayarak depremzedelere konutlarını teslim edeceklerini anlattı.

Bölgedeki imkanların seferber edilmesinin yanı sıra Türkiye'nin dört bir yanından ihtiyaç duyulan tüm ekipler ve malzemelerin de süratle İzmir'e ulaştırıldığını belirten Erdoğan, Kızılay başta olmak üzere pek çok yardım teşkilatı ve sivil toplum kuruluşunun hemen depremzedelere el uzattığını aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hem sarsıntıdan evleri ve iş yerleri yıkılan veya hasar gören hem denizin taşması sebebiyle evleri, iş yerleri tekneleri zarar gören vatandaşlara her türlü desteğin sağlandığını söyledi.

"DEPREMZEDELERİN TÜM İHTİYAÇLARI KARŞILANIYOR"

Yıkılan veya yıkılacak durumda olan binalardan eşyalarını alamayan vatandaşlara otuzar bin lira nakdi yardımda bulunduklarını dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:

"Taşınan ev sahiplerine 13 bin lira, kiracılara 5 bin lira nakdi yardım yapılıyor. Orta hasarlı binalarda da ev sahiplerine 5 bin, kiracılara 2 bin 500 lira yardım veriliyor. Esnafımıza da 2 bin 500 lira kira yardımı yapılıyor. İş yeri yıkılan veya ağır hasar gören, deniz taşması sebebiyle sular altında kalan esnafımıza 50 bin liraya kadar hibe desteği veriliyor. Depremden zarar gören esnaf ve sanatkarların Halkbank kredi ödemeleri de faizsiz olarak bir yıl erteleniyor. Çadırdan battaniyeye, sıcak yemekten kumanyaya, giyecekten temizlik malzemesine kadar depremzedelerin tüm ihtiyaçları karşılanıyor. Bugüne kadar şehirde 520 bin öğün yemek hizmeti verildi. 200 bine yakın ikram malzemesiyle 300 bine yakın içecek ve su dağıtımı yapıldı. Psikososyal destek kapsamında 32 bin çocuk ve yetişkinle görüşme gerçekleştirildi. Spor salonlarını, yurt binaları ve misafirhaneleri geçici konaklama merkezi olarak depremzedelerin barınması için tahsis ettik."

Erdoğan, İzmir'de herhangi bir çadır eksiği veya kalacak yer sıkıntısının olmadığını aktararak, ihtiyaca göre artırılmak üzere şimdilik toplam 1312 adetlik iki konteyner kent kurulması ile ilgili çalışmaların sürdüğünü söyledi.

Bunların 2 hafta içinde kullanıma hazır hale geleceğini anlatan Erdoğan, "Çadırların bulunduğu bölgelerde kurulan polikliniklerde acil müdahale dahil her türlü sağlık hizmeti veriliyor. Ülkemizin önde gelen mobilya üreticisi firmalarla evlerini kullanamaz hale gelen bin aileye hane başı 25 bin liradan 25 milyon liralık eşya yardımı yapıyor." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"İzmir'de 3 bin 488 az hasarlı, 377 orta hasarlı, 318 yıkık, acil yıkılacak veya ağır hasarlı bina tespit edildi. Yıkık, acil yıkılacak veya ağır hasarlı binalardaki toplam bağımsız bölüm sayısı 4 bin 262'dir. Hasar tespit çalışmalarını salı gününe kadar bitiriyoruz. Hasarsız ve az hasarlı olarak tespit edilen binalarda oturan vatandaşlarımızın evlerine girmelerinde herhangi bir sakınca görülmüyor."

"İLK ETAPTA 5 BİN KONUT İNŞA EDİLECEK"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TOKİ'nin yıkılan veya yıkılacak olan ve ağır hasarlı binalardaki hak sahipleri için yapılacak yeni konutların inşası konusunda hemen çalışmaya başladığına dikkati çekti.

Amaçların az katlı, sağlam, konforlu ve huzurla yaşanacak binalar inşa ederek depremin yıl dönümüne kalmadan İzmirlilerin hizmetine sunmak olduğunu vurgulayan Erdoğan, bu konuda vatandaşlardan da destek ve anlayış beklediklerini söyledi.

Erdoğan, afetlere karşı güvenli bir binada oturmanın bedelinin hiçbir yer hesabı ve maddi karşılıkla mukayese edilmeyeceğini dile getirerek, şöyle konuştu:

"İnşallah proje ve yer tespit çalışmaları bitmek üzere olan deprem konutlarının inşasına birkaç hafta içinde başlıyoruz. İlk etapta 5 bin konut inşa edilecek. Konutların 2 bini yerinde 3 bini ise İzmir Şehir Hastanesinin yanındaki 1 milyon 380 metrekarelik rezerv alanına yapılacak. Maliyetlerinden yüzde 40 ila 50 arasında indirim yapılacak konutlar, 2 yıl ödemesiz 18 yıl vade ile ve faizsiz olarak hak sahiplerine verilecektir."

RİSKLİ BİNALARIN İNŞASINA BELEDİYELER MÜSAADE ETTİ

“Deprem gibi ortak bir acıyı dahi devlete, hükümete ve şahsıma saldırmak için kullanmaya kalkanlara da iki çift söz etmek isterim” diyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Milletimiz önce tek parti zulmünü, sonra koalisyonlu yılların sıkıntılarını çok iyi bilmektedir. Deprem başta olmak üzere yaşadığımız afetlerin ardından yıllarca çekilen perişanlıkları unutmadık. Erzincan depreminden büyük Marmara depremine kadar her felaketin ardından ortaya çıkan acı görüntüleri ya büyüklerimizden dinledik ya da bizzat yaşadık. Dünyada işler yolunda giderken ülkemizi sürekli krizlere sokanların yol açtıkları maliyetlerin yükünü de hiç unutmadık. Kendi sorumlu oldukları yerlerde, İzmir depremi aynı zamanda CHP'nin enkaz altında kaldığı bir depremdir."

İzmir'in kahir ekseriyetinde başta büyükşehir olmak üzere on yıllardır CHP'li belediyelerin olduğunu hatırlatan Erdoğan, riskli binaların inşasına söz konusu belediyelerin müsaade ettiğini belirtti.

Erdoğan, "Bunların bütün inşasıyla alakalı adımlarına müsaade etmediniz m? Ruhsatlarını siz vermediniz m? Sulak arazilere inşa müsaadesi veren siz değil misini? Şimdi nasıl oluyor da kalkıp buradan iktidara fatura kesmeye yöneliyorsunuz. Bütün buralarda sorumlu sizsiniz. Bu afetlerin sorumlusu sizsiniz." dedi.

"BUNUN ADI YÜZSÜZLÜKTEN ÖTE AHLAKSIZLIKTIR"

Kendisinin her yerde "yatay mimari"yi, CHP'nin ise "dikey mimari"yi savunduğunu aktaran Erdoğan, şöyle konuştu:

"Her yerde 'yatay mimari' diye bağıran bir Cumhurbaşkanı var, ama siz 'dikey mimari'yi savundunuz. Kentsel dönüşüm başta olmak üzere hükümetin bu konuda attığı her adımı engellemeye çalışanlar bunlar. Millet deprem yıkıntılarının altında inlerken onlara el uzatmak yerine elleri arkalarında boş boş dolaşan onlar. İzmir'in milletvekilisin, geldin kaç saat kaldın orad? Şöyle bir turistik seyahat yaptın, ondan sonra tekrar Ankara'ya döndün. Hepsinin üzerine dönüp bir de bizi itham eden yine bunlar. Bunun adı yüzsüzlükten öte ahlaksızlıktır. Milletimiz adına bunlara diyoruz ki; 'Gölge etmeyin başka ihsan istemeyiz', milletimiz adına bunlara diyoruz ki; 'Ya hayır konuşun ya da susun'. Milletimiz adına bunlara diyoruz ki; 'Siz en iyi bildiğiniz iş olan parti içi kavga ile uğraşın'."

"BUNDAN SONRA ÇOK DAHA HIZLI HAREKET ETMEMİZ GEREKTİĞİNİ DE BİLİYORUZ"

Türkiye'de hem afet öncesi, hem afet sonrası yardım ve destek çalışmaları konusunda yapılacakları gece gündüz düşünen, proje üreten, inşa eden ve gayret gösteren bir hükümet olduğuna vurgu yapan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bingöl'de deprem oldu, gece yarısı biz oradayız. Simav'da deprem oldu, gece yarısı oradayız. Van depreminde, gece yarısı biz oradayız. Malatya'da, Erzincan'da, Elazığ'da deprem oldu, biz oradayız. Şimdi aynı şekilde yine deprem oldu, biz oradayız. Ve anında 10 günü bulmadan enkaz çalışmalarını hamdolsun bitirdik. Acısına derman olamadığınız milletle dalga geçmek size bir şey kazandırmaz, sadece insanları kendinizden daha çok nefret ettirir.

Biz bugüne kadar şehirlerimizin önemli bir kısmını adeta baştan inşa ederek ülkemizin depreme hazırlık çalışmalarında önemli bir yere zaten geldik. Depremin bizi beklemeyeceğini, zamanın dar olduğu, bundan sonra çok daha hızlı hareket etmemiz gerektiğini de biliyoruz. İnşallah önümüzdeki 5 yıl içerisinde riskli bölgelerde acilen dönüştürülmesi gereken 1,5 milyon konutu yeniden inşa ederek bu hususta da tarihi bir rekora imza atacağız."