Çelik’ten operasyonlara sert çıkış: ‘Amaç CHP’siz, muhalefetsiz Türkiye!’

ŞİLAN KOCADAĞ/EGEPOSTASI- İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, 1 Temmuz’da İzmir Büyükşehir Belediyesi iştiraki İZBETON’da taşeron firmalar aracılığıyla “yolsuzluk” yapıldığı iddiasıyla soruşturma başlattı.

Aralarında eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ile İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya’nın da bulunduğu 99 şüpheli, savcılık ifadelerinin ardından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Şüphelilerden 1’inin emniyetteki ifadesinin ardından serbest kaldığı öğrenildi. Adliyeye sevk edilen 119 şüpheliden 19'u adli kontrol şartıyla olmak üzere toplam 20 şüpheli serbest bırakıldı.

CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik düzenlenen kooperatif operasyonlarıyla ilgili İzmir Adliyesi önünde basına açıklamalarda bulundu. 

“CEZAEVİ KOŞULLARI ÇALIK’IN SAĞLIĞI AÇISINDAN RİSKLİ”

Değerlendirmelerini paylaşan Çelik, tutuklu bulunan ve sağlık sorunları yaşayan Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık hakkında da bilgi verdi. Çelik, soruşturma üzerinden iktidarı eleştirdiği konuşmasında, “Bugün sabah erken saatlerden İstanbul’dan İzmir’e geldik. Öncelikle Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık’ı tedavi gördüğü hastanede ziyaret ettik. Çalık başkanımızınız boynundan kitle alındı. Murat Çalık, İstanbul’un en başarılı belediye başkanlarından bir tanesi. Belediyecilik dendiğinde şehir plancısı kimliği ile İstanbul’da en öne çıkan belediye başkanlarımızdan. Tek bir suçu var, 2014’ten itibaren Ekrem Başkan’ın yol arkadaşı olması. Önce gözaltına alındı, sonra tutuklandı. Hukuksuz bir kararla tutuklandı. Silivri Cezaevi’ne gönderildi sonra ailesinden 500-600 kilometre uzağa İzmir’e, deyimi yerindeyse sürgün edildi. Burada ailesinden uzakta tedavi süreci devam ediyor. İki kere kanser, lenfoma hastalığı atlatmış, cezaevi koşullarından kaynaklı 18 kilo vermiş bir arkadaşımız. Bugün ameliyat gerçekleştirildi, parça patolojiye gönderildi. Heyet gelecek ve sonuç çıkacak. Biz Çalık’ın tutuksuz yargılanması gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü içinde bulunduğu cezaevi koşulları sağlığı açısından ciddi bir risk. Bu yönde bir an önce tahliye edilmeli ve tutuksuz yargılanmalı” dedi. 

“MAKSAT CHP’NİN KURUMSAL KİMLİĞİNE SALDIRMAK”

Çelik konuşmasının devamında, “İzmir’deki adalet sarayına geldik. İstanbul’da da olduğu gibi İzmir Adalet Sarayı’nda da adaletin olmadığı bir ülkede adalet arayışı içindeyiz. Yaşadığımız süre. İstanbul’da yaşanan süreçten bağımsız değil. CHP, bugün 360 derece kuşatma altında. Büyükşehir belediye başkanımız, cumhurbaşkanı adayımız Silivri zindanında. Belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz Silivri’de. Partimizin kurumsal kimliği saldırı altında, kongrelerimize ve kurultaylarına davalar açılıyor. 4 gün önce de İzmir il başkanı, eski belediye başkanı ve yüzün üzerinde insan şafak operasyonuyla gözaltına alındı. Maksat ne? CHP’nin kurumsal kimliğine saldırmak ve toplumdaki itibarını zedelemek, imajını azaltmak. Neden? Çünkü CHP, 31 Mart 2024 seçimlerinde Türkiye’nin birinci partisi oldu. Yapılan bütün anketlerde iktidara emin adımlarla yürüyor, Ankara’nın azınlık iktidarının bütün anketlerde önünde. CHP’nin bu iktidar yürüyüşünü durdurmak için yapıyorlar. Ne yapıyorlar? Belediyelere finansman baskısı, gözaltı, tutuklamalar ve yargı tacizi, cumhurbaşkanı adayına tutuklama. Şimdi de partinin il başkanı…” ifadelerini kullandı. 

“AMAÇ CHP’SİZ, MUHALEFETSİZ TÜRKİYE”

Daha önce Şenol Aslanoğlu’nun bu mesele ile ilgili ifadeye gittiğini belirten Çelik, “Daha önce bu mesele ile ilgili hakkında beraat kararı verilmiş. Çağrılsa, davet edilirse gider. Emniyet’e de gider Adliye’ye de gelir. Ama ne yapıyorlar? Sabahın beşinde şafak operasyonuyla insanları gözaltına alıyorlar. Yani tam bir itibar suikastı, tam bir algı yönetimi. CHP’yi kriminalize etmeye çalışıyorlar. Türkiye’nin ana muhalefet demiyorum, Türkiye’nin birinci partisini kriminalize ederek, suçlu göstermek istiyorlar. Amaç; CHP’siz, muhalefetsiz Türkiye, sandığın sembolik olduğu Türkiye. Ancak karşısında kimse umutsuzluğa kapılmasın. Karanlık ne kadar yüksekse şafak o kadar yakındır. Zalimin zulmü ne kadar artıyorsa yenileceği gün de o kadar yakındır. Er ya da geç sandığı milletin önüne getireceğiz, bu karanlığı birlikte yeneceğiz” diye konuştu.