Dolar 32,2386
%0.11
Euro 35,0542
%0.14
Altın 2.509,110
%0.34
Bist-100 10.644,00
%3.14

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
​Yıldırım ilk kez Günay’la ilgili konuştu:

​Yıldırım ilk kez Günay’la ilgili konuştu:

Ak Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, 17 Aralık sonrası AK Parti’den istifa eden, eski kabine arkadaşı Ertuğrul Günay’la ilgili ilk kez konuştu. Yıldırım, “Siz bu hükümette görev yapacaksınız. Bakanlık yapacaksınız. Bakanlık görevinden ayrıldıktan sonra içinde bulunduğunuz hükümetin yanlışlarını ardı ardına sıralayacaksınız. O zaman kamuoyu buna prim vermiyor. Çok doğru da etik de bulmuyor. ‘Kardeşim madem burası yanlış yerdi, o zaman senin orada ne işin vardı. Niye orada bakan old? Bakanlık gitti yeni mi aklına geldi bunları söylemek’ tarzında bir duruş sergiliyor”

  • Ege Postası
  • 18.03.2014 - 00:23
ONUR ÇAKIR (HABER MERKEZİ) - AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, Mehmet Barlas’ın NTV’de hazırlayıp sunduğu programa katıldı. Yıldırım, İzmir’in olaylara ideolojik bakıp bakmadığı konusundaki bir soruya, “Önceleri bu doğru olabilirdi. İzmir’i genellikle solun kalesi olarak CHP tarafından tanımıyor. Şehir bu şekilde mobilize edilmeye çalışılıyor. Çok partili dönemden itibaren İzmir’deki siyasete baktığınız zaman İzmir demokrat bir kent. Adnan Menderes’in son büyük mitingini yaptığı bir yer. 1999’dan bugüne kadar yerelde sol iktidar olmuş. AK Parti buruda 2. parti. Bu algı gittikçe giderek kayboluyor. Kaybolmasında artık bu söylemler İzmir’in geri gitmesini, kan kaybetmesini önlemiyor” dedi.
 
İZMİR’İN İMAR PLANI YOK
“AK Parti hükümeti İzmir’e gerekli hizmetleri getiriyor. İzmirliler neden yerelde AK Parti’ye oy versin ki” söylemi ile ilgili Yıldırım, “Yetmiyor. Artık tabi sürdürülebilir bir söylem değil. Biz çevre yolu raylı sistem yaptık ama şehrin içine detaylara indiğinizde müthiş sorunlar var. Yağmur yağdığında şehri su götürüyor. Altyapıyetersiz. Bu yerel yönetimlerin asli görevleri içerisindedir. İzmir’de hal çöpler vahşi şekilde depolanıyor. İzmir’in merkezinde harmandalı çöp dağları var. Ümraniye çöplüğünü hatırlayın. Patlayan yapı şuan İzmir’de var. İzmir’de ciddi anlamda imarsız yapılaşma var. En vahim durum yapı durumudur. 1.5 milyon konut stokunun yüzde 62’si kaçak, imarsız, güvensiz yapılar. Deprem halinde olacakları bile düşünmek istemiyorum. İmar planı yok. 2 bin 500 kent imar planı Bergama’da yapılmış ama İzmir’in imar planı yok. Bir kentin anayasası onun imar, master planıdır. Bu olmayınca keyfilik getiriyor”  dedi.
 
İZMİR’İ KENDİ HALİNE BIRAKMAYACAĞIZ KOCAOĞLU BUNDAN MEMNUN OLMAYABİLİR
İzmirliler’den destek beklediğini belirten AK Partili Yıldırım, yerel seçimlerin genel seçim havasına sokulmaya çalışıldığını öne sürdü. Yıldırım, şunları söyledi:
“Genel siyasetin gürültüsü içerisinde ne kadar etkileyecek ondan emin değilim. 30 Mart’ın yerel seçim olduğunu aklımızdan çıkartmıyoruz. Ancak bu konuda rakipleri farklı görüyorum. Hiç ama hiç yerel seçim havasına girmek istemiyorlar. Projelerle uğraşmıyorlar. Genel gündemdeki olayları anlatmakla günlerini geçiriyorlar. Genel siyaset konuşulsun ama İzmir için buradayız. Buna talip olduk. Oturalım İzmir’i konuşalım. Maalesef İzmir’i konuşan yok. Onlar yanaşmıyor. ‘İzmir’i kendi haline bırakın’ diyor. Bıraktık İzmir’in ne hale geldiği ortada. İzmir’in her köşesine gittim. İnsanlar bana, ‘bakan bu kenti köy olmaktan, köye dönüşmekten kurtarın’ diyor. Bu İzmir’in layık olduğu bir durum değil.
Kentleşme, zenginleşmenin ölçütüdür. İzmir’de kırsalında yaşayan yüzde 8’de kaldı. Herkes geldi köydeki yaşamını kente taşıdı. Kent sorunlarını aşamayacak kadar ciddi bir alt yapı eksikliği var. Otopark, yeşil alan yok. İzmir kültür ve sanat şehri olarak bilinir. İzmir ihracatı Türkiye’ye öğreten, fuarları başlatan bir şehirdir.  Bugün İzmir’in nüfustan başka 3. olduğu bir şey yok. Bunu İzmir’in kaderini olarak göremiyoruz. Biz İzmir’i kendi haline bırakamayacağız. Başkan bundan memnun olabilir. İzmir tekrar Egenin değil Türkiye’nin başa güreşen bir şehir olmalıdır” dedi.

CHPİZMİR’E AK PARTİ’NİN KARŞISINDAYMIŞ GİBİ ROL VERİYOR, MİSYON YÜKLÜYOR. AMA BÖYLE BİR ŞEY YOK!
AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, CHP’nin İzmir’de farklı bir algı yaratmaya çalıştığını iddia etti. Yıldırım, “
CHP’nin yerel yöneticileri özellikle seçim zamanında, AK Parti ile CHP’nin siyasi çatışmaya girdiği alanlarda bu algıyı çok amansız bir şekilde yayıyorlar. Burada İzmir’i AK Parti iktidarının karşısındaymış gibi rol veriyorlar. Misyonu olduğunu söylüyorlar. Böyle bir şey olamaz. Başkan sürekli kavga ediyor. Herkesle kavgalı. İstiyor ki İzmir’de kavgalı olsun. Vali ile bürokratları ile kendi milletvekilleriyle bazı belediye başkanları ile kavgalı. Onları aday bile yaptırmadı. İzmir’i bu halde tutmak istiyor. ‘İzmir bunlara prim vermez. Şöyle yapacaklar böyle yapacaklar’ diye korku siyaseti ile İzmir’i mesafeli tutmaya çalışıyor bize. Bu bize zarar vermez, İzmir’e zarar verir” dedi
 
KİMİN YAŞAM TARZINA MÜDAHALE EDİLDİ'
Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti:
“İnsanlara soyut kavramlar üzerinden duruş mu sergileyece? ‘Yerel seçimde bu ne diyor’ diye baksınlar. Şu projelerden bahsediyor. Bu adam, ‘Yerel ekonomide canlanma olacak’ diyor. Şimdi bizim başkanlığımız döneminde, ellerindeki tarlaları arsaları, evleri gayrimenkulleri iki katına çıkacak. Çünkü İstanbul, Ankara’da böyle. Yaşam tarzından bahsediliyor. Açıkça söylüyorum. Ulus’taki Nişantaşı’ndaki, Ortaköy’deki, Bebek’teki yaşam tarzı ile İzmir’in Konak, Alsancak’ın da bir fark var m? İzmir Türkiye’nin bir özetidir. İstanbul’da öyle. 81 ilden gelen vatandaşlarımız buraya gelip yerleşmiş. Oralarda AK Parti, daha önceleri Refah Partisi uzun yıllar iktidarda olmuş. Hangi şehirde yaşam tarzında müdahale oldu ki İzmir’de olsun. Bunun gerçekliği yok. Konu hizmet olunca gerisi siyaset teferruattır diyorum. Ben 11 yıllık genel siyasette de sürekli görev yaptığım bakanlıkta uyguladığım yöntemdir. Asla ve asla işimi yaparken, siyaseti hiçbir zaman bu işe karıştırmadım. Sürekli hizmet…Vatandaşın yol, demiryolu, havalimanı, iletişim ihtiyacı var. Benim insanım neden sızlansı? Biz neden yapamıyoruz. Atatürk yapmış. Cumhuriyeti ilan etmiş. Kazma kürekle yollar yaptırmış. Atatürk hedefi koymuş ve yapmış. Biz Cumhuriyetin ilanından 80 yıl sonra bile 2002’de bize okul, yol istediler. Atatürk döneminde de böyleydi. Burada açığımız vardı kapattık.
Herkes nefesini tutar, İEF’yi beklerdi. İEF panayır oldu. 10 yıldır 30 tane fuar yapılıyor. 10 senidir ziyaretçi artışı yok. Bakımsız. Yeni bir yer yapmaya çalışıyorlar. İzmir’in fuar şehri niteliği yerel yönetimlerin gelişen ihtiyaçları görememesi, anında tedbir alamamaları yüzünde o özelliğini kaybetti”

11 YILLIK TECRÜBEMLE BURADAYIM. TÜRKİYE’NİN KADERİNİ DEĞİŞTİRİCEK İŞLER YAPTIM
AK Partili Yıldırım, 11 yıllık bakanlık tecrübesi ile İzmir’de olduğunu söyledi. Yıldırım, “Türkiye’nin kaderini değiştirecek işler yaptım. İzmirliler bu büyük tecrübeyi görsün istiyorum. Bu şehrin vekili olarak hemşerilerimden talebim, ‘bize yetki verin, 5 sene sonra farklı bir İzmir göreceksiniz. Eğer yapamadıysak yetki sizin elinizde. Seçimler geldi çattı. Seçimler demokrasinin bayramı. Şuan seçim birbirimizle kıyasıya sürtüşen, husumetle birbirimizden intikam alacak havadayız. Türkiye bunu hak etmiyor. Türkiye seçimi karşılayacak havada olması lazım. Son zamanlar olan olayların etkisinden kaynaklandığını biliyorum. İzmirliler kim ne yapacak kim ne yapmış onları anlama öğrenme ve geleceği seçme fırsatını yakalasın istiyoruz. Kimse bu şehri için, ‘bizi kendi halimize bırakın’ diyemez. Onları kendi haline bırakırız ama İzmir’i kendi halinde bırakamayız. İzmir Türkiye’yi sürükleyecek bir şehirdir. İzmir Ankara’ya hükmediyordu. Şimdi İzmir’in fikrini soran var mı” dedi.

ESKİ BAKAN GÜNAY’YA İLGİLİ İLK KEZ KONUŞTU
Yıldırım’ın, Barlas’ın, “2011 genel seçimleri öncesi proje vaatleriniz var. Hazırlanan kitapçıkta Kültür ve Turizm eski Bakanı Ertuğrul Günay’ın da imzası var. Şuanda kendisi AK Parti’yi eleştiriyor. Ne diyeceksiniz'” sorusuna şöyle yanıt verdi:
“Siyaset benim anladığım bir şey değil. Ben siyasetin tek boyutunu bilirim. Siyaset insan hayatını kolaylaştırıyorsa o zaman anlam kazanıyor. Ayrıldıktan sonra kendisiyle karşılaşmadım. O zaman kampanyayı birlikte yürüttük. 35 İzmir 35 projeyi birlikte taahhüt ettik. Beraber hazırladık. Beraber devam ettik. Daha sonra  kabine değişikliği oldu. Yanılmıyorsam 1.5 yıl önce. Ondan sonra tabi Ertuğrul Bey muhalif duruş sergiledi ve tenkit etmeye başladı. Bu ilk değil. Geçmişte de oldu. Abdüllatif Şener, Erkan Mumcu da hükümetin icraatlarını tenkit ediyorlar. Ayrıldıktan sonra söylüyorlar. Öyle olunca vatandaş itibar etmiyor. Ben geçmişten tecrübe ediyorum. Vatandaş, ‘kardeşim bakanlık varken sesin soluğun çıkmıyor, bakanlık gittikten sona neredene çıktı’ diyor. İnandırıcı bulmuyor. Siz bu hükümetin içerisinde görev yapmışsınız. Doğrusu ile  yanlışı her türlü kararı altına imza koymuşuz. Bakanlar kurulunun ortak sorumluluğu var.  Doğru da yanlış da hepimizin. Doğru iş olursa herkes sahip çıkıyor yanlış iş olduğu zaman herkes ortadan kayboluyor. Bu hep böyle olmaz. Siz bu hükümette görev yapacaksınız. Bakanlık yapacaksınız. Bakanlık görevinden ayrıldıktan sonra içinde bulunduğunuz hükümetin yanlışlarını ardı ardına sıralayacaksınız. O zaman kamuoyu buna prim vermiyor. Çok doğru da etik de bulmuyor. ‘Kardeşim madem orası o zaman senin orada ne işin vardı. Niye orada bakan old? Bakanlık gitti yeni mi aklına geldi bunları söylemek’ tarzında bir duruş sergiliyor”

AK PARTİ TABANI KENETLENDİ
17 Aralık sonra AK Parti tabanının kilitlendiğini belirten Yıldırım, “Eğer meydanlara bakarsak meydanlar bir şey söylüyorsa bu AK Parti’de insanların toplanmasına bir vesile oldu. Parti tabanı kilitledi. Yavaş yavaş fotoğraf net ortaya çıkıyor. Bunun bireysel bir yolsuzluk, yanlış iş olmadığı ortaya çıktı. Ülkenin güveni, istikrarını yok etmeye yönelik, Türkiye’yi ekonomik olarak çökertmeye ülkede istikrarsızlığı başlatmaya yönelik proje olduğu, bu projede görünenin ötesinde farklı derinlikleri olduğu proje olduğu anlaşıldı. İnsanımız bunu görmeye başladı. Bakanlığım da sürekli iş yaptığım için ve herkesi çalıştırdığım için böyle bir şeyle karşılaşmadım. İnsanlara bu gözle bakmadım. İşe koşturursanız başka konulara ayıracak bir kurgu yapacak fırsat bulamazsınız” dedi.
 
SADECE HİZMET ETMEK İSTİYORUM
Yıldırım, sözlerini şu sözlerle tamamladı:
“İzmir’e sadece hizmet etmek istiyorum. İzmirliler yaşadığı bu hal, beni de üzüyor. Hizmet yoksulluğu kabul edilebilir bir şey değil. Hemşerilerimin desteği hizmet olarak dönecek. Bunun sözünü veriyorum”  

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.